Seninle ben ben oldum
Yıllarca aşk arayıp bir çok kadına yandım
Sînelerde bulduğum şehveti sevda sandım Anladım ki yalana, sahte hayale kandım Ne Kerem ne Mecnun’um seninle ben ben oldum Yolum sana çıkınca hayatım anlam buldu Senden önce ne varsa yıkılıp tuz buz oldu Bilinmez sırra erip gönül aşkınla doldu Ne Kerem ne Mecnun’um seninle ben ben oldum Sana aşığım sandım aşk senmişsin bilmedim Gönül şifa bulmadı sensiz bir an gülmedim Gül yüzün vuslatımdır senden gayrı sevmedim Ne Kerem ne Mecnun’um seninle ben ben oldum Yakub’un gözün açan Yusuf’un kokusudur Züleyha’yı mahveden kaybetme korkusudur Mecnun’un gerçek çölü gönlünün dokusudur Ne Kerem ne Mecnun’um seninle ben ben oldum Yusuf’un Züleyhası, Mecnunun Leylası var Hepsinin bir kaderi çektiği belası var Ey gönlümün edası hicranın cefası var Ne Kerem ne Mecnun’um seninle ben ben oldum Yandım aşkın narına, hamd olsun piştim artık Senden gayrı ne varsa gönülden düştüm artık Vaha sanıp gezdiğim çölleri aştım artık Ne Kerem ne Mecnun’um seninle ben ben oldum Susuzluğum sanadır sen benim Kevserimsin Yanımda mutluluğum ayrıyken kederimsin Vuslat nâmümkün olsa yine de kaderimsin Ne Kerem ne Mecnun’um seninle ben ben oldum Fahrettin Petriçli |