Adımı Biliyorsun
Buğulu gözlerimde son bahar sarısı,
Duygularımın anlaşılamayan yalnızlığı, Adımı biliyordun sadece, hikayemi değil, Ne yaşadıklarımdan haberin oldu, ne acılarımdan, Daha iyisine layık olduğum gerçeğini söylerken, Kendini yükseltip beni aşağılanmıştı. Yaşadığım nice güzel rüya olmamıştı belki, Fakat sana ait hayallerim vardı, Kimi zaman gözlerine bile bakamayan korkak bir yanım, Konuşamayan ürkek bir lalım, Seni görünce ışıldamayan gözlerim varsa da, Sana hep sadık bir yanım. Bahara anlama veren sendin, tohumlar gibi topraktan çıkıveren, Yağmurun her düştüğünde, içime rahmetle dolduran gülüşün, Sen istemesen de işlemişti benliğime. Kendinden öylece birden bire oluveren, Farkına bile varmadan tüm benliğimi saran, Bir o kadarda unutmak için yalvaran, benim hikayemdi, senin değil! Şimdi geçmiş karşıma ne yaptığını bilmez, Resmen ait olmadığım dünyasından kovuyordu beni, Oysaki ben ona hiç anlatmamıştım, Onu ne kadar sevdiğimi, Ne de başka bir şeyi... Duyduğuyla yargılayıp, nefretini kusarak, Benim hikayemde beni tutsak alarak, Git dedi zamanımdan ve hayatımdan, Boynu bükük ayrıldı zavallı bedenim, Yıllarca acısını taşıyarak. Sadece kendi hikayemi yazdım, Yalnız ve gururlu sen ve senin gibiler olmadan, Masum bir o kadar hayalperest dünyam, acı gerçeklerle kucaklaştı. Bir insan bir insanı sevmezmiş onu yaşadım ve anladım, Adımı biliyordu, hikayemi değil. Sonsuza dek bu hikayede yer almadan, Uzaklarda bir keder olacaktı. NOT: Platonik aşklarla travmalar yaşayan genç ve güzel kadınlara itafen. |