HASRET TABUTUÖyle konuşmayın bilip, bilmeden; Gözlerde her bakış vurun komutu… Beni bugün, yarın terkedecekmiş; Sırtımda duruyor hasret tabutu… Bu sefer kurtulmam biraz zor gibi; Söndükçe şahlandı yanan kor gibi; Karşımda diklenen diktatör gibi; Zamanı soruyor hasret tabutu… Baharın yerine yazın yerine; Neş’enin, umudun nazın yerine; Muhabbet zamanı sazın yerine; Kapıma vuruyor hasret tabutu… Ne kaldı maziden ne kaldı elde; Ne şarkı ne türkü ne gazel dilde; Pusuya düşürüp kör kütük halde; Dört koldan sarıyor hasret tabutu… Bir değil beş değil yirmidört saat; Küfre mecbur etti verdiği vaat; Sabrımın sınırı kısaldı kat kat; Gerdikçe geriyor hasret tabutu… Oturdu gitmiyor gönül köşküne; Muhtacım her gece diye meşkine; Yerimi bilmesin Allahaşkına; Hep beni arıyor hasret tabutu… Ali ALTINLI – 13/09/2014 Saat: 17:55 |