SABIR MAROTONU
Olmaz gönlüm olmaz öyle,
Keskin sirkenin akıbeti mağlum, Dört mevsimi yaşayan bir cennetin, Bağrında büyüdün de sen, Onun için böyle bir baharı ve yazı özlersin. İstersin ki çabuk geçsin fırtınalı, Sonbahar ayaza dursun kuşlar, Dedim ya sen dört mevsimin hesabını, Yaparsın yaşarken duygularını, Ama bilmelisin herkes buralı değil, Bilmelisin güneş görmeyen yurtlar var. Olmaz gönlüm olmaz öyle.. Yükün ağır bilmekteyim, Baharı yaşayanlarla, Kış nasıl geçer; onuda bilmekteyim, Ama şunu da bilmekteyim, Sabrede bildiğin ölçüde yaşarsın, Eminim ki hayat sabra denktir. Ve sabır tahammülün bittiği yerde filizlenir, Sabır gönlüm sabır! İçine çekerken zehir gibi gelir tadı, boğulacağını zannedersin.. Kanın çekilir yüzünden bembeyaz olur siman, Yutkunursun geri döner içinde düğümlenenler, Başını eğmek istersin ama kaldıramazsın da, Öyle göklere doğru, Ağlarsın göz yaşın akmaz, Haykırmak gelir içinden zangır zangır, Gürültüler habercisi olur titreyen ellerin.. Konuşursun yalnızca kendinle dökersin içini, Senden başkası duyan olmaz bilirsin bunu, Sitemlerin dillenir haklı olduğunca bağırırsın, Rahatlarcasına ama sadece kendi içinde, Ama sonra gözlerin nihai nokta da olmak ister en sonunda, Durur öylece bakar bakar ve kimseler farketmez, Neden donuklaştığını kimseler anlamaz, Anlatmak istediği çifte derin manayı, Sonra çekip alıveririsin anlamlı bakışlarını, Ruhunu bir kenara bırakmışlardan, Yüzünü çevirirsin yalan dünyanın yalancılarından, Alnında ki kırışıklıkları alı verirsin , Haberi olmayanların önünden, Ve başlar böylece SABIR MAROTONU... Hayriye Aydoğdu |