Nasibini zorlama, acabalar içinde bocalamaNe kadar dikkatini çeksem Cezbeden bir halin libasıyla gezinsem de, sakın ha kanma Sonra yanarsın anla, o zarif ve naif halin derbeder olur, düşünmeyi unutma İnsan, candır, kandır, heyecandır, riyadır, aldanandır, hatasıyla bir olan imtihandır Bu bakımdan öncelikle tanı Aklın ve izanın, ruhunun ve kalbinin refiki olsun, dahası var mı Hesapsızlık bühtandır, hevesler için salınmak hicrandır, nefsini tanımamak ar mı Ne kadar sual eder seni tahkik ederek bir kanaate erişirsen hazdır, felahtır yıkar mı Hayatın atar damarları vardır Ancak hilkati ve aidiyeti üzere yol alan canlar için ram olan farktır Zira kainat niye yaratılmıştır, yoksa uyarıcı olan peygamberler boşuna mıdır Kitab-ı celil neden bahseder, hangi süreler mazinden söz eder, ayetler birer nazardır Ruhunu ve kalbini anlamadıkça Yaratan Rabbin neler istediğine ve ne için nizam ettiğine vakıf olmadıkça Aklın farkını, vicdanın iştiyakını, idrakinin sancısını, iradenin azmine kanmadıkça Teatinden haz alamazsın, her ne kadar niyaz eylesen de onu vecdiyle yaşayamazsın Fidan susuz büyür mü bilsem Ten libas sız ne kal dedir edebin ilzamında nefesimi nasıl şahit eylesem Tefekkür etmedikçe vakıf olmayacağıma kani gelsem, ilimsiz fikir olmaz desem Hangi eşiğin kapısında türap olacağımı merak edip, aşkın firkatiyle hakta dirilsem İnsan, kul olursa Furkan’dır Kulluk adına yaratılmışa kölelik yaparsa ne büyük bir bühtandır Ruhunu esir eden nasıl bir muhataptır, nefsine ram eyleyen şedit bir canavardır Kurtulmak adına kandırır, nefsinin esaretinde yol almayı marifet sanır ve aldanır Aşk, hak ve hakikatin şiarıdır Nefsinin kölesi olan bir nefesin halinde bilmem ki nasıl anlaşılır Zevk ve heyecan nasıl olurda aşk lisanıyla bir yol alır, kanan can elbette aldanır Ruhsuz ve kalpsizlik ikliminde nefes ne kadar zorlanır, kurtulmak adına çok aranır Güzelsin, bakir olan bir tensin Nasibini zorlama, acabalar içinde bocalama, ruhunun halinden kaçınma erirsin Sonra yalan ve yanlışlar içince can derdiyle uğraşma, haysiyet ardır, nardır derim Suçladığın can, zaten bu mana üzere gezinen gamdı, anlamak ki muradın olmalıydı Mustafa Cilasun |