Nesneler boyutsuzdu ateşsiz yangınlarda Çiğdem çiçeği bürümüştü acısız ağıtları Teraziler tek kefeliydi çatışmalarda Ümitler tükeniyordu eğimsiz yokuşlarda Silgisiz boyasız bütün resimler Yanlışları hep yığınlar yapıyordu Sesi çıkmıyordu artık düz ovaların Yağan karmı çamurmu yağmurmu bilmiyorum Tırnaksız mikroplara hiç gülmüyorum Fahişeler feriştahlar hep bir ağızdan Onların yanında hiç kalmıyorum Süsü susmaktı ruhumun canı ve kanı Biz terk etmişiz çoktan yıkılan hanı Vapurlar hep parelel yüzüyorlar Martıları bir ipe çizgisiz diziyorlar Hancıbaşı sevmiyor gecelik yolcuları Saklıyor kolculardan kanunsuz kolcuları Gülüyor kurtlar bile telaşına dumanın Dumanın kıvrımları besliyor yağcıları Ne mutluyduk ne mutsuz bu tarifsiz bir duygu Koşmaktı yorulmaktı ve şansszı bir dedikodu Üzülmek ve sonra gülmek gibiyse hırçınlıklar Köpeklerle çapkınlık fazla leziz olamaz Çakır ve yumrusuzdu bütün manken kaprisleri Bir marketten alınma bütün şans krizleri Özle ve sev sonra doğrul parklarda bahçelerde Yalanları yalama dilinde dudağında Çağlar kıskansın seni şu mecburi gençlik çağında Şişelerde durmuyor camdan kalpler her zaman Irmaklar kurutmuyor çünkü dağlar toraman Hisleriyle oynarsın nesirsiz şekillerin Kızlar sevgili olmaz aç kalmış tilkilere Uzun ve kesintisiz bir nehirde yüzerken Kulaç atma sakın ha ulaşılmaz çağlara Bir kulak bir plak ve bir göz ki taşarak Uçuyorlar habire cadılar bayramında Sevimli ve acıklıdır Amerikan rüyası Birazcık kötürümdür birazda kör orası Ne sen oyna benle ne ben oynayayım Ne alçal korkularda ne yüksel sevgilerde Unut bebek çağını büyüyüp diken olma Yaşamak türkü gibi büyüsün kulaklarda Küpedir sevinçler çok gerdandır ibadetin Miskinler ilahisi senin sahte cennetin Kalsada vücudunda bir yamalı ceketin Seviyorsa ısıtır beyninde ki neferin Kırılarak oynanan kristal oyununda Hiç suçu yokmudur o kurşun askerlerin Bence boş bir büydür basınçsız ortamlarda Pencereden seyretmek bulutlar eksenini Dünya dönüyor diye dönmek gerekmez geri Mevlana bile dönmüyor artık dünya gibi Aramak boşunadır arayanlar pişmanken Aranılan şeyin ölçüsünü bilmeden Yıldızlar bile hala arıyorken kendini Tabu yapmak boşuna yaşamadığın dini İnanmak veya inanmamak tartışılmaz mirassa İnanmak için varmı gereksiz ihtirasa Süzlen deniz suyu tatlanmaz güneş yoksa Eros bile insandır sihirli oku yoksa Aşkı indirgedikçe her gün nesnel boyuta Düşüncelerin bile kelimeye kor kota Mahsun ise eylemin olmuyorsan elemli Hararet hafif kalır hareket bile nemli İzhata gerek yok mecbur değilsen düne El sallamak hafiflik yeni başlayan güne Saçları saçlarına dokundukça ağlarsın Kendini bazan peri bazan melek sanırsın Çılgınlıklar günahsız çılgınlıklar anlamsız Göbek taşında bile hamacılar parasız Na kadı erkek olur ne erkek kadın gibi Cinsiyet ekolündür cüzdanda adın gibi Nefsini ölçmemişsen gem vurulmaz nefsine Eğer bir odan varsa kapan oda hapsine Çoluk çocuk bir kervan gidiyorlar gam ile Ölsek bile ölümüz kaldırılır nam ile Bir şehirde bir şair yazıyor yazıyor şiir miir Biliyor olmayacak ne evliya ne de pir Aş için bu kelimeler ne ağudur ne zehir Olsa olsa dönüye olur bir anlık tehir...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
AMERİKAN RÜYASI şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
AMERİKAN RÜYASI şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
amerikan rüyalarımızın gerçekleşmesine az kaldı.biraz daha gayret edilirse başarılacak.halkı örtüyle şunla bunla oyalayıp,öte yandan onların karşı çıktığı bir sistemde debelenip duruyorlar.ne anladık,sadece anlaşılan iki ucu bklu değnek(afedersiniz)
Eğer bir odan varsa kapan oda hapsine Çoluk çocuk bir kervan gidiyorlar gam ile Ölsek bile ölümüz kaldırılır nam ile Bir şehirde bir şair yazıyor yazıyor şiir miir Biliyor olmayacak ne evliya ne de pir Aş için bu kelimeler ne ağudur ne zehir OLsa olsa dönüye olur bir anlık tehir...
bir su gibi akan güzel bir şiir meydana gelmiş tebrikler selamlarımla
Bir şehirde bir şair yazıyor yazıyor şiir miir Biliyor olmayacak ne evliya ne de pir Aş için bu kelimeler ne ağudur ne zehir OLsa olsa dönüye olur bir anlık tehir... *** Kısır döngülerdeki tehir in hükmü ne kadar olaki şairim? Durklamaları geçtik, batışlardayız! Bu denli sessizliğimizde, boğulurken denizin enginliğinde, kendi sesimizin çığlığını yardım bilip gitmekteyiz en süratlisinden diplere... Teşekkürler.