Ölümün Nefesi
Ellerim hiç olmadığı kadar soğuk,
Gözlerim durgun, dilim suskun. Kalbim ise bir buz parçası kadar sert şimdi. Yavaş yavaş atıyor damarlarım, Korkuyor çünkü! Yeniden sevmekten, güvenmekten korkuyor. Belki de en çok sana kırgın, en çok sana kızıyor belki de. Bazen aklıma geliyorsun, gelme! Gece oluyor özlüyorum seni. Hem de çok özlüyorum, En çok geceleri aklıma geliyor kömür gözlerin. Neden peki, neden yapıyorsun bunu ? Madem sevmiyorsun niye kalbime giriyorsun, Niye bu kadar güzel gülüyor gözlerin ? Neden gittin, kimi sevdi ellerin ? Kimi, neyi, niçin seçtin ? Kafam yine hiç olmadığı kadar karışık, Aklımda yine binlerce soru var. Hepsini sormak istiyorum, İçim içimi yiyor, merak ediyorum. Bilirsin beni biraz fazla meraklıyımdır. Çok soru sorarım, sürekli konuşurum. Halbuki sen hiç sevmezsin hesap sorulmasını, Hoşuna gitmez, asılır hemen yüzün, tersler sin beni. Ama kızma bana, çok sevdim, çok korktum gidersin diye, Keşke kork masaymışım, sen zaten gidecekmişsin. Senin gözlerin zaten yalanmış. Anladım ki tek gerçek ölümmüş bu saatten sonra, Çünkü sevmek ölmek demekmiş. Ölüyorum ben! Ama sen yoksun, duymuyor kulakların sesimi. Ölüm çok yakınımda şimdi, Ensemde dolaşıyor nefesi. Korkuyorum! Ellerim soğuk, gözlerim donuk, Sen yoksun yine, Ölümün soğuk nefesi var kalbimde! |