OYUNCAKTAKİ KAN
Gecenin ürpertici karanlığında,
Uyku tutmamıştı füze rampalarını Dün ocak tüten bu evde, Ölüm özgürlüğünü kusuyordu... Neredeydi şimdi, O sımsıcak ekmeğin kokusu... Nerede? Bir çocuk öksürdü, Yanık elleriyle gözlerini ovalıyarak Titrek adımlarla usul usul Kundakta ağlayan kardeşine yaklaştı Cansız bir kol vardı üzerinde, Anasının kolu! .. Buz gibiydi nedense Oysa bir zamanlar ne kadar sıcak, Ne kadar şefkatliydi... Susmuştu bebek minik kollarında, "Gimeliyim" diye düşündü Gitmeliyim buralardan... Kundakların yanmadığı, Emziklerde barut kokusu olmayan Güneşli ülkelere... Kapıya doğru ilerlerken, İrkildi bir an o masum yüzü Kızıl gözleri alabildiğine büyüdü! En sevdiği oyuncaklarıyla, Babasının kanıydı oynayan! .. Uzun uzun baktı... Ardından duvardaki haritaya tükürüp Sessizce uzaklaştı... NOT: Bu şiir 1993 yılında Almanya´da yayınlanan Türkstar Gazetesinde başkanlığını Yıldırım Gürses´in yaptığı jüri tarafından 3260 şiir arasında 1.olarak ’Yılın Şairi’ seçilmemi sağlamıştır DUYURU : Aynı sitede emek hırsızı İbrahim Demiraslan tarafından çalınarak yayınlatılıyor. www.edebiyatdefteri.com/siir/391366/oyuncaktaki-kan.html İbrahim Demiraslan hakkında yasal işlemlere başlanılacaktır ! Yanlışın düzeltilmesi için siteye gerekli uyarı yapılmıştır. www.talatdemir.de Talat Demir |