YARALI
Ne hâldesin diye sorma ne olur
Yarama tuz basıyorum… Şimdilik! Seller bile akar akar durulur Sabır deyip susuyorum… Şimdilik! Az çekmedim zamanenin cevrini Takmıyorum artık dönen nevrini Meymenetsiz, merhametsiz devrini İçtikçe kan kusuyorum… Şimdilik! Cürümleri inkâr edip kızsınlar Aldırma hiç kudursunlar, azsınlar Dünya ahret kuyumuzu kazsınlar Dizginleri kasıyorum… Şimdilik! Kader günü hep kötüye örmez ya Üç beş afet defterimi dürmez ya Kasırgalar sonsuza dek sürmez ya Düşünceyle esiyorum… Şimdilik! Sinsi... Kalleş... Sevemedim bu çağı Sırtımda çok arkadaşın(?) bıçağı Bilirim de tümsekleri, alçağı İrtibatı kesiyorum… Şimdilik! Hemen eğme suratını, kararıp Yaprak düşer zamanla bir sararıp Takvimlerden birer birer koparıp Umutları asıyorum… Şimdilik! Bekliyorum… Getirince punduna Gerek kalmaz ne demir ne oduna Şaşacaksın sözlerimin kunduna Kandilimi kısıyorum… Şimdilik! 14.08.2014 00.06-02.05 Salih ERDEM |
Zaman geçer, yaprak düşer sararıp
Takvimlerden birer birer koparıp
Umutları asıyorum… Şimdilik!
Bu nasıl bir yara diyesim geldi. Öyle içten, öyle samimi ve öylesine akıcı yazmışsınız ki, hayran oldum. Kutlarım.