ömürlük bir yüz
renkli ipliklere dizilmiş
boncuklar gibi sıra sıra diziliyor günler.. birinci gün kara bir bilinmezlik örtüyor bal renkli çocukluk düşlerini. bir martı kanıyor gökyüzünde ummanda bir balık kuşluk vaktiyle başlıyor ikinci gün ömürlük bir yüz yetmiyor zaman içre eriyen buzdağlarına. birkaç kıvılcım sözcükler içinde ses.. eşiğinde duruyor kıpırtısız düşse adımlarının ötesine eski bir yarın dönse yenik bir bugün. zeytin diyor dal diyor gerçek düş diyor sözün bittiği an diyor ışığın söndüğü an bir çuvala sığdırıp bütün eskilerini ağır ağır yitiyor en mavisinde yüreğinin.. renkli ipliklere dizilmiş boncuklar gibi sıra sıra diziliyor günler.. 02/08/2014 ödemiş |