Ömrüm
Doğduğum da başladı, yolculuğun dönüşü
Ne bir an yavaşladı, ne oldu “u” dönüşü Doğum, yaşam ve ölüm, yok geriye dönüşü _____Zannetme ki dünyada rahat yaşar, ölürüm _____Ah çeker yanar içim, vay ki bana vay ömrüm Kainatta sen nesin, söyle yerin nerdedir Gerçek seni gizleyen, gözündeki perdedir Koskocaman bu dünya gerçeğinde zerredir _____Gökyüzüne bakınca, onca yıldız görürüm _____Ah çeker yanar içim, say ki bana say ömrüm Bir avuçluk toprakta, görürsün sonsuz yaşam Birlikte devam buldu, “bir” le başladı yaşam Bir Mevla’yı tanıdı, “O” n da buldu ihtişam _____İman ettikçe Rab’be dedim kurban olurum _____Ah çeker dolar içim, “Hay” ki bana “Hay” ömrüm Hızla akan zamana, mümkün değil yetişmek Ne yerinde an durur, ne mümkündür döndürmek Esas kaynağa varıp, derya olup birleşmek _____İçim taşıyor sanki, çağlarken köpürürüm _____Ah çeker coşar içim, çay ki bana çay ömrüm Nerde nasıl bitecek, sonlanacak bilinmez Bahta kazınan yazı, ömür bitse silinmez Gidilecek son nokta, ha deyince gidilmez _____Yolculuk başladı da, sona gidiyor günüm _____Ah çeker sıkar içim, pay ki bana pay ömrüm Her şey sonlu bitecek, umursamasa kimse Bir mizan kurulacak, herkes fark edip bilse Kalmayacak kıyıda kenarlarda hiç kimse _____Nasıl geçer bilinmez, bundan sonraki ömrüm _____Ah döker yanar içim, vay ki bana vay ömrüm Kabirde yatmak için yapılan telaşeler Bir kefen kapmak için, dökülen şelaleler Her bir nefis tadacak, bitince iaşeler _____Musallanın üstünde, sergilenir her günüm _____Ah çeker sorar içim, vay ki bana vay ömrüm 31/01/2008 Necati ŞİMŞEK Ankara |