Berrak ufkunuz sineme sürur zerk ettiO an kim bilir Hangi derin sularda kulaç atıyor Gün yüzüne hasret umutlarım için sabır besliyordum Dünya adına Ne kadar hevesim varsa feragat ediyor Umutları solduran arzu ve hevadan vazgeçiyordum Sualler içinde Muhakeme kabiliyetiyle, edep ihsanıyla Bilincimin sermayesini artırmak için gayret ediyordum Biliyordum salt Akıl ve gözlemle, hissiyat refakatiyle İlim ve irfandan yoksun olarak hikmete ulaşılmıyordu Oluşturulan ve inandırılan İnanmamız için her şarta önümüze sunulan Din anlayışı ne kadar indirilen kitabı celille örtüşüyordu Neden hakikatten uzaklaşılıyor Tefrika ve bölünmeler her tarafı kuşatıyordu Akaidi manada niçin şirke bulaştırılıyor ve kandırılıyorduk Kimlerin ne çıkarı vardı İtaat kültürü, akıl ve irade adına edilgenlik Ne kadar samimiyet ve sadakatle izah edilecek bir dramdı Cehalet beşere Genlerden geçmez, fakat kimler bunun farkındaydı Nedensiz yaşamak, bedensel özellikleri öne çıkartmak ardı Yarattığı kuluna Rabbinin adı ile oku diyen kimdi Kitap mı oku diyor, yoksa âlemi kâinatı mı işaret ediyordu İnsan hayvani dürtülerle Ruhunu yüceltip, kalbini hikmete duçar kılamaz Saklı hazine olan sır ve marifete bu hal üzere kapı aralanmaz Aşk ve muhabbet Üreme ihtiyaçlarının ötesinde ki sevdadır Ancak, ruhi ve kalbi manada nefsi ihya etmeden yaşamak şarttır Çile ve meşakkat Sabır ve kanaat, ecir ve sadakat ikramı kuraldır İrade ve akıl, “oku” dukca ve irfana ulaştıkça kul olmak için şiardır Mustafa Cilasun |
kapılmışız bir akıntıya bir uçurum sonumuz olana kadar devam
sonra mı?
döneceğiz bel ki ama
yol
tek şerit
sadece gidiş.....
tebrikler
dua ile hayırlı bayramlar