Seni kim duyup meramını anlamalıNeden acı içinde çırpınır durursun Anlamadan, araştırmadan uzaksın Niye miskinlik için vehme kanarsın Kalbinde var olan gücü bulamazsın Belli hevese kapıldın ona imrendin Ne hikmetse, hiç tanımadan sevdin Ve böyle olmasını istedin, ısrar ettin Sonra onu tanıdıkça ah etmeyi seçtin Ne yıllar ve ne de umulan zamanlar İçinde ukde bıraktı silinmeyen anlar Umut beslediğin, hasretindi hülyalar Yüreğine dert onsuz geçen zamanlar Bilmem niye kendini şartlandırırsın Bir zan üzerine gelecek hesaplarsın Ona ne kadar yakınsın ve tanır mısın Her an, hüzün akşamlarında ağlarsın Sen kendi dünyan içinde yaşayansın Bir başkasınınkine ne kadar yakınsın Her iki dünya için mi vefaya hazırsın Sabır ve çileyi bilmem kime bırakırsın Refikam aklıma geldi, ne naif nefesti Sabır ve gözyaşı içinde ne çok sessizdi Gözlerimin içine bakar fakat üzmezdi Annemi hiçbir zaman şikâyet etmezdi Annesi çileyi görünce götürmek istedi Refikam gelinliğim kefenimdir demişti Yıllardır sabretti, sevdasından geçmedi Altı çocuğun anası, baş tacına yükseldi Hevam, hevesim demedi gönlünü verdi Bizleri bizden çok düşünen münevverdi Kendi halinde ayalin derdinde ki nefesti Benliğinde geçti, feda olmayı bilen kalpti Şayet benimde önceliklerim var diyorsan En yakınları da avucunun içine alıyorsan Ben bilirim ve ben dinleneceğim diyorsan Ruhsuz ve kalpsiz olan, izdivaç diliyorsun Mustafa Cilasun |