Kalbimin kılcal damarı
İspirto rengi bir sabaha uyanmıştı gözleri
Senin benim bizlerin izlediğini o yaşıyordu Kimsesiz çaresiz barut kokulu tan vakti O kadar alıştırmışlardı ki gözleri Gerçeği tiyatro gibi seyrettirdi Bir küçük el uzandı elinde sevdiklerinin kan izi Dokundu kana bulandı dünya yıkadı yıkadı kurtulamadı Küçüğüm sen bilmezsin onları kör sağır lal Tek bir çığlık var sur dediler adına sustular Küçüğüm senin gibi küçükler var bilir misin ? Üzülme küçüğüm Sen bilmesin tıka basa karın doyurmayı Mızmızlanmayı önüne yığılan onlarca oyuncaktan hiçbirini beğenmemeyi bilmezsin Nimet bildiğimiz şeylerle oynayıp çöpe atmayı Her şeye sahipken daha iyisini elde etmek için uğraşmayı Küsmeleri kızmaları hatta ağza alınmayacak lafları bilmezsin Bilmezsin küçüğüm bazı insanların sadece bir parça ekmek istediğini bilmezsin Her şeyin fazlasını verdiler sana istemediğini bile verdiler Hayatın dolunayında doğdun sen bilmedin Ayın karanlık yüzünü Ya sen küçük çocuk hep eksik kaldı bir şeyler hayatında Ama sen ve hayatın tenin cennet baharında..!!! |
'' son paylaştiğim eserimde : sizlerinde düşüncesini yorum halinde görmekten mutluluk duyarım sonsuz sevgiler