AYRILIK TÜRKÜSÜNÜAYRILIK TÜRKÜSÜNÜ Ayrılık türküsünü beraber söyledik de O giderken uzağa hasreti dinledik de. O terende ben yerde bir deprem oldu sandım Tren kampanasıyla korkuyla Onu andım. Nasıl oldu bu hayat giderken takla attı Hayatın tekerleği ayrılık taşa çarptı. O taş beni mahfetti ayrılık taşın ismi Taş altından kalarak ezildi başım şimdi. Yolcu şimdi kampana son darbeyi vuruyor Katar penceresinde o munüs yüz duruyor. İşte kampana vurdu tren hareket etti Kalbimdeki kör düğüm çözüldü benden gitti. Gitti gitti küçüldü gözden kayıp oluyor Kalbimdeki boşluğun içi hicran doluyor. Hiçranın velvelesi koptu kalbime aktı Gözden kayıp olarak uzak yerlere gitti. Evrende yitti izi arasam da bulamam Gittikce hasret yakar vuslatıma eremem. Evrende yitik izler tahtaravalli gibi Öyle hasret acı ki karadeliğin dibi. Uzay kadar hasretin uzayan yollarına Sarar sarmalar beni atarım kollarına. Bütün umu terk etti yolumda izler yitik Beklemekle bu ömür hasretle ömür bitik. ---- 07.08.1967 – Adana. İsmailoğlu Mustafa YILMAZ – İstanbul. |