BU GÜN
Her şeyin sonu gibiydi susuşun...
Ben burda oturmuş,seninle kuruğum hayallerin Sensizliğe yürümesini izlemekteyim Gözlerimde biriken damlalar Kirpiğimin ucuna kadar gelmişken Düşmemek için direniyor Çünkü zamanı deil dökülüp gitmenin içimde biriktirdiğim sensizlik Yakıyor ciğerimi Yokluğuna sarılıyorum senmişçesine Nafile,sönmüyor yangınlarım Bıraktığın her şeye gözüm gibi bakıyorum Aramıza ördüğün duvarların önüne Çiçekler ektim Öyle ya oda senden bana hediye... Anlamakta zorlanıyorum Gelde anlat bana...! Biz, olacağımıza en çok sen inanmıştın Mutlu olacağımıza Bir ömür beni seveceğine Benide inandırmıştın Her şey çok güzel olacaktı hani..! Neden sonra’ benli’cümleler kurduğunu Gelde anlat bana... Simsiyah gecelerin aydınlık ülkelerinde Bir masalımsı şehirde Rüyalarıma gelirdin Seninle uyanırdım güne Yüzümde misafir bir tebessümle Şimdi sensizliğe uyanmanın korkusu Gözyaşlarımla karışıyor karanlığa Kapatmak istemiyorum gözlerimi Yine sensiz açacağım bir güne Oysa ben inanmıştım..! Seni kahreden acıların benimle son bulacağına Sessizliğini birer birer hecelere dökeceğine Yerinde saydığın adımlarınla uzun yollar bitireceğine Kimbilir hangi anın resmi çakılı kalmış yüzüne Bir tebessüm getireceğime İnanmıştım. Hani ne bileyim... O gün portakal sıkmıştın mesela Güzel bi karışım yapmıştın balla Karışımın hikmeti faydası nedir sormasamda O gün anlamıştım İçerdim elinden zehirde olsa Çünkü ben portakal sevmem Aslında perdelerde kaldı aklım Onlarıda yıkamalıydım Camlarıda silmeli... Etrafıda toplasaydım şöyle bi Seni öyle dağınık bırakmasaydım Hayatımız gibi.. Sen ’bu ölü toprağını üstümden atabilseydim’ demiş Ve susmuştun Ama kolay değildi yılların yorgunluğunu Bir anda silkeleyip atmak Ben biliyordum Oturduğun yerden nelerle savaştığını Bilmediğim tek şey Ne zaman biteceğiydi Bende tam bu savaşın ortasında Suskunluğunla savaşıyordum Her şeye rağmen, Duymak istediğim çok şey vardı... İçin için ağlarken tebessümle baktım yorgun gözlerine Sen üzülme diye Cevabını bildiğim sorularla Başını şişirdim anlamsızca Sana,kalbine giden bir yol aradım Bana uzanan bir el aradım Zaman zaman kayboluşlarında Tutunamadım... Ne kadar uyuz bir adam olduğunu biliyordum Beni ne kadar çok sevdiğinide... Yoksa dayanabilirmiydim Bunca şeye Sessizce içine akıttığın denizlerde Önce ben boğulurdum Şimdi... Sesinle uyanacağım her güne Sessizce uyanıyorum Bu gün O günden sonraki Beşinci gün... |