Ve Sadece
Üşüyorum,hem de çok üşüyorum.
Gecenin zifiri karanlığında kendimi kaybediyorum. Umutsuzluk ve ümitsizlik bir arada olunca, Yokluğumun ben de farkına varamıyorum. Öyle çaresiz,öyle acınacak haldeyim ki; Düşüşümü görenlerin şaşkın bakışı Ve anlamlı-anlamsız sözleri ile savruluyorum. Neden bu haldeyim peki? Ne oldu,ne değişti? Ne siz sorun dostlar, Ne de ben anlatayım derdimi.. Kalpten dile gelecek olan sözler Şimdi gözlerimden dökülüyor; Fütursuzca oluk oluk yaşlarla. O yaşlar ki bir dolu kadar hızlı, Bir o kadar da yavaş ve narin. Kendi doldurduğum gölette Şimdi kendim boğuluyorum; Ne bir yardım eli,ne bir kol. Canım öyle bir acıyor ki; Sanki kor ateşlerde harmanlanmış, Dövüle dövüle terbiye edilmiş, Bütün kemikleri kırılmış bir zavallı gibi. Kendime bile acıyamayacak kadar sevmişim seni! Gurur,onur hikaye! Hatta kimse,hiç kimse umurumda bile değil; Umurumda olan bir tek sen, Beni koca bir boşluğa bırakan sen idin. Şimdi o boşluk ki “karanlık”, Havasız ve öldürücü! Işığımı elimden almış, Nefesini kesip havasız kalmış, Gözlerini benden mahrum edip, Beni ölüme sürüklemiş olan sen! Çok sevmenin bedeli ümit verip bırakıp gitmek miydi? Ya da her gün uzaklaşıp,sevdiğini uçsuz bucaksız acılara sürüklemek mi? Hangi aşık bunu yapar? Hangi aşk böyle yakar? Artık hiç bir şey anlayamıyorum. Yorgunluğum,bitkinliğim; Neyse... Peki onca yazdığım sözler, Şiirler hepsi boşa mıydı? Cevabını bildiğin halde söyleyeyim ;“ Hayır! ” İçimdekileri ,yaşadığım şeyleri artık görmelisin; Görmelisin,çünkü seni nasıl sevdiğimi bilmelisin! Sevgimin büyüklüğünü bütün kötülüklere kalkan yapıp, Mutlu bir sonsuzlukla sevmelisin; Sevmelisin;çünkü severek her gün nasıl ölündüğünü kalbinle hissetmelisin! Ve Sadece... Maide Alpay |