6
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1497
Okunma

Kilometrelerin hesabını yapmak,
Karanlık otobüs camlarında
Yabancı ağızların sevda muhabbetinde,
İçimdeki kor`u alevleyen özlem.
Siz diyor muavin; " ne içersiniz "
Acaba kahve tadında bir ayrılık mı almalıyım,
Yoksa hasretin çay tiryakiliğine, devam mı etmeli
Belki de colanın garip şehvetine bırakmalıyım düşünmeyi
Yok iyisimi;
" Sadece su yeterli. sağol. "
Su elimde, dağlar gözlerimi hapsediyor,
Hepsinin ardında sen varsın biliyorum,
Yüreğimdeki kısa mesajlarını okuyorum,
Cebim kapalı ama kulaklarımda sesin var.
Güvenlik çıkışı yazıyor, gökyüzünün önündeki camda
Şimdi cam kırılsa, gökyüzünün güvenli kanatları beni saracak derken,
"Gazetenizi okuyabilir miyim ?" diyor yabancı
Merak ediyorum yüz ifadesini, olumsuz cevap versem mi.
"Tabi. " bir tebessümün yakıştığı en kısa cümle.
Yol çizgilerine baktıkça ,
Hayatın fragmanı gözlerimin önünden geçiyor,
En çok da güldüğün kısımları, tekrar başa alıyorum.
Reklâm giriyor sonra "otobüsümüz yarım saat ihtiyaç..."
Oysa bilmiyorlar benim ihtiyacım sensin ve yarım saat yetmiyor.
Soğuk ve güneşli yayla havası
Masamda iki eski dost; sigaram ve ince belli çay bardağı.
Herkes bir köşede, sigara dumanıyla tüketiyor zamanı
Otobüs kalkmak üzere ve telefonlara düşen son kelimeler
Kalkmalıyım ve almayım bitmeyen yolcuklarda yerimi
İşte ayrılıyoruz bu yayla havasından da
Kanıma bulaşıyor seyahat tutkusu gittikçe
Korkuyorum, artık bir yerde sabit kalmaktan
İçimden dualar okuyorum, eğer bir son varsa seninle olsun diye.
Bileti kesilmiş yolculukların, sıradan insanlarıyız
Yol, üstünden geçtiğimiz gri asfalt değil; zaman
Ve rota da alınyazısı
Bu yolculukların neyini seviyorum biliyor musun;
Sonunda, ayrılıkta var vuslatta
Söylediği gibi bir şair’ in :
"Gitmekte var serde kalmakta."
Lacivert.