...?
ne çok
keşkeler biriktirmişiz ertesi kalmamış ben de dünü silerken... ne de az şey sığdırmışız akıp giden yaşanmışlıklarımıza akılda kalan sevişme saatleri dışında... ne de çok korkular doldurmuşuz sırtımızda ki küfeye taşıyamadığımız ne çok duvarlar örmüşüz yangın zamanlarda ardına saklandığımız... ne çok sırlar sıkıştırmışız satır aralarına okumaya korktuğumuz... ne de çok saklanmışız gerçeklerden gerçeklerimizden kimseye söyleyemeyip yaşanmamış saydığımız... akıp giden hayatı kısır döngülerde seyrederken ne de çok yalanlar biriktirmişiz perdeler ardında gizlediğimiz... ne de çok "günahlarla" yasaklanmış filmler izlemişiz kendimizi bulup salya sümük ruhumuzu kanattığımız... ve geçmişin için de boğulmuş gelmişimiz... kapalı kapılar ardında ne de çok ağlamışız üzerini örttüğümüz yaşanmışlıklarımıza ben buyum... diyemeden kendi farkında lığımızın içinde belirsizleşmiş yasal gerçekliğimiz... kaçınılmaz son... zaman çıldırmışçasına savururken kendini elimizde tek kalan gölgeler arasında sikilmiş bir ruhun eğreti yalnızlığı... ben bu muyum...? |