GEL GAYRI
Elleri gönlüme merhem süren yar
Neden uzaktasın haydi gel gayrı Engel mi önüne çıkan mor dağlar Özledim yürekten durma gel gayrı Gördün mü cancana maralı, kuşu Rahman’ın hikmetsiz olmuş mu işi Sözünü tutmayan olmaz er kişi Gücendi yüreğim eğlenme gayrı Aşkını silmesin ne sel ne tufan Yaz alnıma deki, bu aşk-ı ferman Sen gel ki, göğere sinede derman Deprendi dertlerim gelesin gayrı Gözden düşen yaşın bahası bende Gülden narin aşkın kimyası sende Bıktın mı aşktan kararın nerde Tükendi sözlerim gel yarim gayrı Ayşe Ciplioğlu Kaş Belki bir Sufi’dir seherle inleşip yar olduğu Mürşidini çağıran aşık... Belki de gönlü kabaran bir deli gönül Leyla’sını gördüğü düşünden uyanan... Ya da aşk oyunlarından bitap düşen dünya gamından sıyrılmak isteyen mana yolcusu bir derviş.. Yolu Kabe’ye düşsün diye dilenen... Kime adanmış bilinmez bir yürek çığlığı var bu şiirde gizlenen.... |