NUPELDA
Aşkın en uzak yıldızdaymış meğer
Ellerini uzatsan tutacaksın sanki Uzak yada yakın, ama bilinmez Ve uzattığın elini bulutlar ıslatır Yoksul bir bahar içinde kıvranır yürek Arar mahzun mahzun bir şeyleri Bir gül ister ki dikenleri zehir ve yine ıslatır elini kırmızı bir yaban çiçeği Gözlerime çarpar da geçer yumuşak damlalar Yağan yağmurun merhameti ısıtır beni Ve güneşin serinliğinde hatırlarım Ve yine ısındı mı unuturum kendimi Tekrar sigaramın dumanında görürüm Ciğerlerimdesin sonra Ama yine dışarda Bir sonraki dumanda bulurum aniden Bu sefer nefesim yetmez sana Gönül kapısında bekler bir zavallı Yalnız ve ıssız Ellerinde bir avuç hasret Bir ısırgan sarmış bütün bedeni Sessiz iki kan var gözlerinde Düştü düşecek iki dünya Herşey bitecek sanki Olmuyor... Gözlerin kaybolur birden Bir ürperti sarar ellerimi Ayaklar zaten perişan, tutmaz Tek bir damla yağmur isterim Allah’tan Yürek, içinde boğulsun Sende bir avuç al Nupelda Susuz kalmasın bir çiçek Bir tomurcuğun açmasıyla anlam bulur her şey Sen, ben, Nupelda Ve süpürür karanlığı kınsız bir rüzgar Sersem bir ışık vurur güneşin yüzüne Bu da bir rüya imiş Yine cennet ve cehennem arasında duygular Hareketsiz Sırat’a bağlanmış Sonunda saat on ikiyi buldu yeniden Hadi sen uyu! Kendini bulsun yalnızlık Kızılsız bir yürek dolaşsın gecede Uyansın öncekiler bir sorum var! Gerçek miydi? N ar çiçeklerinden bir bakış yakar bedeni U nutulmuş bir adada yığın olurum P as tutmuş sanki her şey E ller, gözler ve hayat L eke tutmaz, bir gönül! D elidir çok farklı herkes anlamaz A nlasa Nupelda olmaz.. |