HAYAT
Sıfır ile on üç yaş arası başlar hayat oyunu
Emeklemek , konuşmak ,yürümek koşmak Dert hiç yok zevkin ise bini bir para Sabahtan akşama Kan ter içinde kalarak oyunlar oynamak Annemin akşamları yemek hazır diye bağırışına Kulak kıvırmak umursamaz bir tavırla Keşke hiç akşam olmasa diyerek Süngüsü düşmüş asker gibi burnu yerde eve gelmek Çocukluk bu olsa gerek Erginlik çağında başlar On dört on altı yaş arası gönül oyunu İlk aşk ilk heyecan ilk buse Yürek çarpıntıları göz süzmeler el ele dolaşmak Dünyayı ben yarattım havaları Taşı sıksan suyunu çıkaracak kadar güçlü Damarlarda oluk oluk kan Adı üstünde deli kan Hayat toz pembe gerisi hikaye Yirmi beş otuz yaş arası evcilik oyunu Nişan, nikah ,düğün, davul ,zurna balayı Ne güzeldir o canım cicim ayları Sonrası temenniler dilekler Pembe pancurlu bir evimiz olsun Ve iki çocuğumuz Biri kız biri oğlan Biri can biri canan Elli ile altmış arası dert tarlası Otursan oturamasın kalksan kalkamazsın Ayaklar öne değil geri geri gitmeye başlar Yolun inişini başlarsın aramaya Nüfus kağıdının eskimeye yüz tuttuğu anlar Derken kapı çalınır Gelen ne halden anlar nede hatırdan Ne rüşvetten ne paradan ne puldan Nede bugün git yarın gelden Vakit hasat zamanı Azrail ile son tango Bu oyunun galibi ta baştan belli Ne yapalım boynumuz kıldan ince Dünyada bir meleğe sarılamadım derken Karşıma çıkan ilk meleğin boynuna atıldım Oda Azrail çıktı Ölüm oyunu bu olsa gerek Ben yoruldum artık sıra sizde. TURGUT ÖZTÜRK |