DUYDUN MU
Eğer yaşamaksa, zillet adında
İlletleri taşıyorum duydun mu Baldan üstün deyip zakkum tadında Yalandıkça şişiyorum duydun mu Kanlı düşmanlarına hoş görünüp Kippa koyup, cübbesini bürünüp Temmuz ortasında, karda sürünüp Ağustosta üşüyorum duydun mu? Hazan vurdu koca çınar büküldü Dalları kırıldı yaprak döküldü Vedâsız, beynimden akıl çekildi Kazdığıma düşüyorum duydun mu Âşığım eskidi gönül fistanı Yama tutmaz dertlerimin destanı Akrepler doldurdu bağ u bostanı Varlığıma şaşıyorum duydun mu Kendimi şikâyet edince DÂRÂ (1) Dedi ki: “ENE’Nİ KOY BİR KENÂRA BEN SENDEYİM BENİ İÇİNDE ARA” Gece gündüz koşuyorum duydun mu? Bütün mevcûdatla yoğurup yapmış HALİFEM diyerek çağırıp yapmış En sadığım diyen ene’ye tapmış Kulluğumla coşuyorum duydun mu? Âdem’deniz ben de, nemrutlar, onlar? Zürafalar, filler, Moğollar, Hunlar Ham kalma diyerek yanan odunlar Kaynattıkça pişiyorum duydun mu? Gönüldendir sözüm, kulak ver hele Canlı cenâzesin diyen hergele Teslim etti cetvel ile pergele (2) Çizgileri aşıyorum duydun mu İSLÂMİ diyor ki: akın var akın Verdiği mesajda hikmete bakın GALÛ BELÂ’daki ahdi misâkın İmânıyla yaşıyorum duydun mu? |