* SOMADA'Kİ ŞEHİTLERİMİZE *
Ölüm ilan edildi, hüzün yüklü
Bir uçurumun, karanlık kapılarında Bir ekmek parası için yenildik hayallerimize Öyle hâlsiz, öyle yorgunuz ki kardeşlerim Bir korkuydu hep içimizde Adım adım ışıldayan. Bir heyecan bir bekleyiş var dışarıda Sanki mondros mütarekesi Ey koca dünya, yeni yem mi arıyorsun kendine? Bugün benim doğum günüm Bir şarkı söyle bana, içinde alın teri Bütün acılarımı, dertlerimi unutur bana Bak, bu boynumdaki atkı, karımdan bana hediye Sen hiç sevmeyi bilmiyor musun? Al senin olsun tüm karanlıklarım, dertlerim Tükendim, ömrümün son deminde Bir avuç kömür tozuyla. Adımı sayıklıyor birisi Dönüp bakıyorum, gözümün ısırdığı bir karanlık içinde Kaldırıp atıyorum ağzımdaki maskeyi O hain ve uğursuz karbondioksit gazına İçimde hoyrat bir ayrılık rüzgârı Şimdi anlıyorum, ölümün zamansız bakışını Karım ağlıyor, çocuklarım ağlıyor biliyorum Nasıl söylerim şimdi, ben dönemem geri Meğer falımda, kaderimde böyle günlerde varmış Elveda sevdam, çocuklarıma iyi bak, beni unutma e mi? Şimdi iki kapılı bir handayız Korkak ve çaresiz düşler içinde Azrail aramızda dolaşıyor, elinde fermanımız Biz miydik Soma’da madende çalışan? Bir ses duyuyorum karımdan, kulağımda Kederli ve bir kan örtüsü yayarak ardım sıra Duy bir tanem, duy sesimi Senin ve çocuklarımın aşkıyla veriyorum, son nefesimi Gidiyorum, hoşça kal sevdiğim, hoşça kal, çocuklarım Hoşça kal memleketim, hoşça kal Soma, hoşça kal Anadolum. Nuri Dağdelen 13/5/2014 |
Duyarlı Yüreğine
Emeğine
Sağlık
Selam Saygı Sevgi Sabır Ve Dua İle
ALLAH c.c emanet ol.