Telve
Girdi kapıdan arz-ı endam içinde,
Salına salına geliyordu tepsisinde, Maksat, ikram edenin tebessümünde, Telvesi içinde, hatırı nerede. Kulp’u tutan sen olduğunu sansan da, Bileni alıp götürür ilk yudumda, Girmiştir işte içine, en sonunda, Belki de sen içindesindir o anda. Kaderinse kahveyi içmek tek başına, Bak! Sadık hatırdaşın yanında, Bakarsan köpük köpük olmuş acılarına, İnan komik gelecektir onlar bile sana. Dinle nasıl vurur ateş tabandan, Zaman ise olmuş pervane, çevirir durur havandan, Ateş de haddini bilmeli, geçmişse zamandan, Yoksa sığmaz kabına, taşar kenardan. Hatırlamak istiyorsan hislerinin tadını, Sade tutmalısın ikramda, icabed’in cevabını, Sonunda bırakacaktır, kırk yıllık hatırını, Artık duymasan da uzak sedaların cevabını. |