ESKİDEN(İZ)
Akıl nevrotik karnavalda kaybolan eski kumandan
Vakit tamam Son takvim yaprağı da düştü duvardan Damardaki zehir ne alkolden, ne tütünden Ne de ciğeri mesken tutan dumandan Varlığında mayalanan kalp Yokluğunda yağmalandı Harp bitmez harf bitmeden sıfatlardaki Ya merhamet Ya merhum et çeşmibülbül! Kapında bekleyen o kırgın (a)yaz akşamı Karnavalda samba yapan karagül Gözüme denizdi, çakıl(dı) gönlüme Uçurtma ancak bağlarsan uçar Bağlarımı çözdü ve bıraktı beni Düştüm düşebildiğim yere kadar Puslandı başım, düşüncelerim Sustu akıl Silsem bile geçmişi unuttum diyemem Hafızamda eskilerden iz kalır Bakışları yakar yine, od verir Silsem bile defalarca, is kalır Tek yanağındaki gamze, heceleyin çağırıverir Ya da ben öyle sanarım O, yaşananları kurşuna dizer Ben yaşanacakları asarım Açık uçlu sorularla suçlarım surları Koçbaşım ve olmasa da ordularım Bir korkularım vardır omuzlarıma yük Bir de çok büyük suskularım Kehanet penceresinde kaybolmuştu eskiden iz O, gökte her zaman ay Ve ben uzak eski deniz Silsem de defalarca buğusunu camların, göremem Geçmez sokağımdan, şehrimden gitti Hala cevap gelmedi ölü kuşlarla yolladığım mektuplara Bu kaçıncı haziran, bu kaçıncı gel gitti |