(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
DERDİN ÜRETKENLİĞİ şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
DERDİN ÜRETKENLİĞİ şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Bu şiiri bir şiir sever arkadaş gönderdi başlıksız ve isimsiz olarak, ne düşündürdüğünü sordu. Muhtemelen bir yakınınındır diyerek alttaki yorumu yazdım. Daha sonra sayfa linkinizi verince niyetinin iyi bir şairi tekrar anmamız olduğunu anladım. Sizi araştırdım, yazdıklarınızı okudum, durumunuzu öğrendim. Şimdi nasılsınız bilmiyorum, cevap verecek halde olmasanız bile size sevgilerimi ve şifa dileklerimi gönderiyorum kızım.
************
İlk bölümü okusaydım sadece sevdiğinden ayrılan birisini gözümde canlandırırdım. Ve muhtemelen genç bir erkek olduğunu düşünürdüm.
İkinci bölüm bu tezimi yok sayar nitelikte gelişti. Bir hastalığı anlatır gibiydi. Belki felç geçirmiş ama o sırayla gitmez öyle. Kemik erimesi gibi bir hastalık olduğu daha mantıklı geliyor.
“Başka da yitirilecek olanlar” denildiğine göre bir rahatsızlığın verdiği kayıplar, hayat kalitesi, toplumdan uzaklaşma akla geliyor. Üstteki bölümü de destekliyor zaten bu bölümün sonu. “Ayrılığı iyi bilirim” demiş sonradan. En büyük, dayanılması güç ayrılık ölümdür elbette. Bir yakınını kaybetmiş olabilirdi şiirin kahramanı. Ama yine üstteki dizelerle bağladığımda kaybın kendisiyle ilintili olduğunu düşündürüyor. İşlevini kaybettiği uzuvları mı söylüyor acaba, yoksa hastalığı nedeniyle kaybettiği hayalleri, umutları mı söz konusu. Bunu bilmem mümkün değil elbette ama kendimi onun yerine koyduğumda ikinci şık daha can yakıcı geliyor.
Yine hastalığı dolayısıyla ayrıldığı dostlarının gidişinden arta kalan hüznü anlatmıştır diye düşünüyorum. Son dize her şeye rağmen hayata bağlı kalmaya, sevdiklerini üzmemek için mutlu görünmeye çalıştığını anlatıyor. Şiire şiir dedirten en güzel dize de son dize bana göre. Kurgu olabilir ama çok içten yazılmış gibi kurgu olasılığını öteliyor bence.
************
İlk bölümü okusaydım sadece sevdiğinden ayrılan birisini gözümde canlandırırdım. Ve muhtemelen genç bir erkek olduğunu düşünürdüm.
İkinci bölüm bu tezimi yok sayar nitelikte gelişti. Bir hastalığı anlatır gibiydi. Belki felç geçirmiş ama o sırayla gitmez öyle. Kemik erimesi gibi bir hastalık olduğu daha mantıklı geliyor.
“Başka da yitirilecek olanlar” denildiğine göre bir rahatsızlığın verdiği kayıplar, hayat kalitesi, toplumdan uzaklaşma akla geliyor. Üstteki bölümü de destekliyor zaten bu bölümün sonu.
“Ayrılığı iyi bilirim” demiş sonradan. En büyük, dayanılması güç ayrılık ölümdür elbette. Bir yakınını kaybetmiş olabilirdi şiirin kahramanı. Ama yine üstteki dizelerle bağladığımda kaybın kendisiyle ilintili olduğunu düşündürüyor. İşlevini kaybettiği uzuvları mı söylüyor acaba, yoksa hastalığı nedeniyle kaybettiği hayalleri, umutları mı söz konusu. Bunu bilmem mümkün değil elbette ama kendimi onun yerine koyduğumda ikinci şık daha can yakıcı geliyor.
Yine hastalığı dolayısıyla ayrıldığı dostlarının gidişinden arta kalan hüznü anlatmıştır diye düşünüyorum. Son dize her şeye rağmen hayata bağlı kalmaya, sevdiklerini üzmemek için mutlu görünmeye çalıştığını anlatıyor. Şiire şiir dedirten en güzel dize de son dize bana göre. Kurgu olabilir ama çok içten yazılmış gibi kurgu olasılığını öteliyor bence.
Aslında kısa şiirleri çok sevmem ama;
bırakıp gidenlerden
hüzünse,
duvar yaptım gülüşümden
Burası tek başına bir şiir olmuş. Üst bölümler sadece okuyanı yönlendirecek dizelerdi.