Söğüt
Mevsim hüzünlü
hava gamlı ve ihtişamlı mahcup oluyorum ruhuna fatihe okurken sözcükler düğümleniyor kuyulu mescit’in kıyısına ciğerim sökülüyor hamidiye camisine Ve tercümana sus verirken ah abdülhamit han ah çelebi mehmet hamidiye idadisi ve arma Eşini kaybetmiş onsekizlik gelin gibi camisiz minareler mahzun bir o kadarda gururlu kaya üzerindeki kuru ağaç eylül gibi hazan Hayallerim kırılgan iki yanım güz gibi söğüt benim ciğerim, kalbin ruhum mâzideki sevgilim Ne desem ki ben, ne desem dursun fakihi tenhâ tepe ve aylardan mayıs Unutur muyum sizi unutur muyum öyle tuhafım ki ve paramparça Mübârek kelimesi ne çok yakışıyor bilecik ve söğüt ismine savcı beyler, gündüz beyler şeyh edebaliler,ertuğrulgaziler osmanlar orhanlar ey mubârekler hey mübârekler hey… 11.05.14 söğüt Ömer Ekinci Micingirt |