" YAŞLILIK "
Gençliğim hayalimden hiçte gitmiyor.
Bacaklarım tutmuyor elim titriyor. Bir tas suyu içmeye gücüm yetmiyor. Gözlerin kör olsun be senin yaşlılık... Hastalıklar bırakmaz oldu peşimi. Ağzıma döktün otuz iki dişimi. Donuma yapıyorum şimdi çişimi. Gözlerin kör olsun be senin yaşlılık ... Kulaklarım sesleri artık duymuyor. Gözlerim inan uykulara doymuyor. Çocuklar kızsa beni eve koymuyor. Gözlerin kör olsun be senin yaşlılık ... Salyamı silsemde sümüğüm akıyor. Yataklar diken olmuş sırta batıyor. Kalbim hep tekleye tekleye atıyor. Gözlerin kör olsun be senin yaşlılık ... Şimdide çıkmaya korkuyorum evden. Bu bir kural dostlarım ne gelir elden. Memnun olanlar varmıdır söyle senden ? Gözlerin kör olsun be senin yaşlılık ... Saclarımı ağartıp ömrüm çürüttün. Dermanımı kestin sen belimi büktün. Bir kabus oldun hep üstüme çöktün Gözlerin kör olsun be senin yaşlılık ... Benim bu koca ömrüm nasılda geçti ? Yıllar güzel ömrümü su gibi içti. Gençliğim sanki bir kuş olupta uçtu. Gözlerin kör olsun be senin yaşlılık ... Gelde gör şimdi beni ne hale koydun. Hazır ettin ölüme mezarım oydun. Yedin bu güzel ömrümü sanki doydun. Gözlerin kör olsun be senin yaşlılık ... Bu garipTAŞGIN,ı zamansız kocattın. Gençliğimi alıp sen kimlere sattın ? Çocukların elinde oyuncak yaptın. Gözlerin kör olsun be senin yaşlılık ... H.S:12 Zekeriya TAŞGIN 29/04/2014 Şiir’in ilk kaleme alındığı Tarih:21/06/1998 |