Feryatların SessizliğiYalnızlığın ortasındayım Sensizim sanki uçurumun başındayım Her şey sensiz Sensizlik batıyor yüreğimin ortasına anlamsız hevessiz Sesler yok olmuş kesiyor buz gibi bırakıyor nefessiz Yönüm yolum kalmış adressiz Duramıyorum evde sokakta yolda sensiz Dikiş tutturamıyorum kaldım hissiz Dudaklarım açılmıyor konuşamıyorum kaldım sessiz Bakışlarım dualarım el açıp yalvaramıyorum kaldım nefessiz Giderken sessizliğin penceresini mi açtın yana yana Sensizliğin ölüm sessizliğin mi bıraktın bana Sessizlik sensizlik çıngıraklı yılan gibi sokuyor bedenimi zevk alırcasına Yüreğim seni haykırıyor sessiz yürüyüşle ağlarcasına Sığınacak tek limanım sensin senden başka tüm marinalar kapalı Sığınamıyorum yalanlara anlatamıyorum sensizliği zamanlara Vuruyor zaman sırtıma sensizliği ile eli sopalı Avutamıyorum gönlümü zaman anlayışsız seni getirmiyor kaldım yollar da Yollar sanki sensizliği içmiş senden yana hepsi rampalı Ya da tüm çıkışlarım kapalı Cümlelerim kapalı Yollarım rampalı Gözlerim tüm algılamalara karşı kör koşuyorum serapa Karlar yağıyor üstüne lapa lapa Koşuyorum sensiz hiçliklere Sen uzakta bak boş yere Akan gözyaşlarım öksüz kaldı haksız yere Sen gez dolaş göğsünü gere gere Sensizliğin hançerini ben saplıyorum göğsüme son bir kere Artık gelsen de çare yok Akıyor kanım sensiz acılarla tüm sahillere Beni artık anlamana da gerek kalmadı artık darılmak yok Düşerde kalırsam sokak ortasında son nefisim de senin ismin ile Beni orada cansız bulanlar kimsesi yokmuş bu garibin diyecekler O an orada olmanı Cansız bedenimin yanında boş anlamsız çaresiz bakmanı Son gözyaşlarımın sen sen diye Hüzne mutluluğa kedere akan Aşkı şefkati bulamayan Aşkının sahteliğinde akan o bir son bir damlayı gördüğünde O pişmanlıklarla kaskatı kesilmiş Yapacak bir numarası kalmamış seni o acıların ortasında Sözlerinin lal oluşunu Feryatlarının sessizliğini Kelimelerinin yanışını Haykırışlarının anlamsızlığını Gözlerinde akan yaşların kifayetsiz kalışını görmek isterdim Mehmet Aluç |