MUCİZE
Geniş uzun bir yol bu
ben de yürümeye hevesliyim yol kenarları çiçek sepetleriyle süslü çiçeklerin her rengi sırtımı yasladım yeşile dayadım alnımı maviye aklımı kaldırdım,yüreğimi açtım güneşe martılar dayanamadı selama durdular. Bütün kırıklarını topladım hayatımın atmıyorum sadece biriktiriyorum malum çevre kirliliği var dönüştürülebilsin diye kederler ayak üstü söylenen yalanlar boş veremiyorum işte neyapayım boş vermek bir boşluk gibi bırakamam o boşluğa kendimi hem de sırf ben seviyorum diye... Yolum uzun hoş kısa bile olsa ne farkeder ki artık tamamlanıyorum bağırmak istiyorum kardeşim bağırmak az kaldı tamamım ağaç bile diktim hem de sere serpile bağırmak istiyorum be kardeşim bağırmak içim kıpır kıpır kabımdan taşacağım sığamıyorum zaten sığmak da istemiyorum sevinçle hüzün karışık kasemde coşku da var ama bu aralar en çok coşku öyle şeyler söylüyor ki bazen bana aşık olmasından korkuyorum hani o da yarım kalırsa diye uzak durayım hiç cevap vermeyeyim diyorum olmuyor ki o zaman duygular avaz avaz sağır vaziyetteyim kimsesizim... Neyse yolum geniş ve uzun çiçek sepetleriyle süslü ben yoluma bakayım ben yaprağıma bedenimin sıcaklığına ben üşümek istemiyorum artık düşünmek istiyorum mavi umutları bir ağaç gibi mesela filizlenceğimi her baharda beyaz elbisemle topluyorum çiçeklerimi etekleri kat kat karanfil Belki de karışığım biraz her yanım çelişki Ben de mucize tanıştığıma memnun oldum. 06.02.2011 EVGİN ATALAY |