KORO HALİNDE YALNIZLIK
Yığıldı yine taşlar karanlığa
Vakit geç,sıkışıp kaldım Gökyüzüyle yeryüzü arasında Ve kentlerin yalnızlığında Tütsülenmiş çocukların ironisi Anlam aratmadı adımlarımda Dünya için inançlı bir aptaldım Belki de korkak bir mülteci Savaşlar çıkardım Süngü yaptım yüreğimi Nihilizme kapıldım Hiçlikler yarattım Tanrı üzerine Ağaçların gölgesine sığındım Türküler söyledim Savurdum gülüşümü gökyüzüne Büyüdüm,kulaklarımda çınladı sonra Saksılar düşecek diye Kaçtım apartman diplerinden Anladım ki savaşlar bitmez İnsan hep harp halinde kendine Bir de kadın sevdim ömrümce Gülüşünde ganimetler buldum Bozdurup bozdurup harcadım Yıllar geçti,ceplerim hâla dolu An geldi,sıkıldım her şeyden İnsan sıkılmaktan sıkılıyor üstelik Bir değişime mi işaret bu? Geçer oğlum,geçer… Ağlamalı mıyım yitirdiklerim için Ya da şükür mü etmeliyim kalanlara An geliyor ağız dolusu küfür An geliyor ağız dolusu dua Bırakıyorum acıyı aşkı Bırakıyorum şiiri şairi Bırakıyorum dostlarıma Bir burun bir göz iki de kulak Rastgele karalıyorum kağıtları Avuçlarımda binlerce tutsak kelime Dağılıyor kağıtlara özgürmüş gibi Kara bir lekedir şiirim Bırakıyorum acıyı aşkı Bırakıyorum şiiri şairi Bırakıyorum dostlar kabullendim Benden geriye Bir burun bir göz iki de kulak |