BİR YILDIZIN GÖLGESİNDE ÖLMEK
hangi mevsim sensiz bahar olur ki…
bir soluk almalıyım nefesinden öyle masum öyle çocuksu farz et ki kış yüreğim üşümüşüm farz et ki, uzak bir diyardan gelmişim. misafirim, ellerim özlemeli ellerini biraz utangaç biraz titreyen, nereye koyacağımı bilemediğim bir serçe ürkekliğinde güneşe gerdan kıran sabah mahmurluğunda muştulu bir anı yaşar gibi soluğumu öperken sensizliğin matemi rüzgarın esmeli saçlarımda göğsümün orta yerinde müebbet yattığın aşkın alazıyla haykırıyorum duy sana ilhak olan çığlığımı hoyrat bir türkünün nakaratı say ister istersen geri dönme ey can özüm… gözlerimde işgal ettiğin yalnızlığı dudaklarımda üşüyen nefesimi buz tutmuş ellerimi ısıt avuçlarında gözlerinin geçitlerinde ölsün vakitler... sensiz olmak, bir yıldızın gölgesinde ölmek yağlı bir kurşunun göğsümde sönmesi çölde susuz kalmak gibi kaç insan kaç saniye nefessiz kalabilir ki, ey nefesim!… nilüfer sarp mart.2014 |
sevgiler...