ENSEDE ÖLÜM
Sabrım:
Tükendi denecek kadar tükendi. Yanlızlığım: Bu gece belkide son mertebesine erişti. Bu gece ben birini daha kaybettim.Yine çıktı canımdan canım.İçimde her dakika hasretiyle yandığım canım, bir daha ona hiç kavuşamamak üzere çıktı.Terketti beni.Ben terkedildim.Suç onun muydu peki? Değildi. Bütün suç bendeydi.Çünkü ben; defalarca yıkılmama rağmen yeniden birine güvenmeyi denedim.Kendimi bile bile ölüme ittim.Yüreğimde taşıdığım bir ceset; içerisinde geçmemişin yarası, geçmişin izleri. Bunlarla bedenimi toprağa sürükledim. Ruhum zaten yüreğimin içerisinde zindandayken, bedenimi yok etmeyi denedim.Ve ne kadar denediysemde başarılı olamadım. Cesaret edemedim. Her an ensemde hissettiğim ölüm için, ölemedim.Bilmiyorum artık canımın acısından mı korktum yoksa sonrasından mı, bilmiyorum. Sadece hayal ediyorum.İçinde huzur bulacağım bir yuvayı , varlığıyla nefes alacağım bir insanlığı hayal ediyorum.Hayalime bile sınır getiriyorum.Onlarda özgür değil.Öylesine alışmış ki yüreğim acılara, hayallerime kadar sınırdayım. Bir an önce yok olmak, ecelimle boğuşmak istiyorum.Kaderimi kendi ellerimle gömmeden, kaderimin beni gömmesini.Olmuyor. Zamana bırakıyorum. Onun herşeyi değiştireceğine inanmadan, yüreğimde bir cesetle sonumu bekliyorum ... |