gökkuşağına boyanırken gelecek...şaşkın ördek gibi aniden çıkınca karşına hiç beklenmedik bir kalp atışı başlar o anda karma karış duygular hatırlamaz bile gözlerde ki yıldırımları beynin kıvrımları zelzele içinde sıkışır ve bir yılan gibi kıvrılır içine ruhun hop kalkıp hop oturuşuyla şaşkın ve aptalca baka kalır gözler yıllardan sonra sil baştan duyguların kabarır ılık bir tebessümdür akan gözlerden geçmişe parlak bir ışık saçılır gözden göze doğru umut içinde ve duyguları kabartan bir biçimde şaşkınlığın o sımsıkı ipleri bir anda çözülür umutlar saçılır toprağa gelincikler gibi umutla toplanır sevgiliye demet halinde çiçekler yeniden yeşeriverir aşk uzanır eller usulca eller sımsıcak ellerde doğan ısı ılıkça göğüsten akıtır hisleri kaybolur o anda zaman ne geçmiş kalır ne gelecek her şey o andır gökkuşağına boyanırken gelecek renge renk bir umut huzmesi toplanır ikinci kez hiç yaşayamam derken Hakk’ın nasibine şükrederken şükrün gözyaşlarıdır yunup temizleyen şükürle kabul ederken göğsüne için kaynar yeniden bu sadece lütuftur masumluğa beklenmedik bir anda sağanağına kapılınca yürek bilerek ıslanır sicim gibi ıslaklığın sarhoşluğunun seli alıp da götürür sonsuza ıslandıkça çeker içine bütünlüğü fettan ritim tutan duygular içten o anda fırtlar zaten aşk sırılsıklam bir delilik değil midir çıldırtan… (15.03.2014) AZAP… |
Zaman buldukca okumaya, anlamaya çalışıyorum.. Kaleminizi kutlarım..
Saygılarımla..