..,.,Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Kim bilebilirdi ki yere nazlı nazlı düşen o kar tanesinin bir gün çığa dönüşeğini...
o henüz on dördünde taze çiçek fidanı
çocuğumuzu büyütemedik ellerimizde biz istemesek de büyüdü acılarımız ağır ağır geldik dünden bu günlere elinde ekmek vardı berkinin gözlerinde gülücük vuruldu birden önce ekmeği düştü ve gülücükleri sonra savruldu yerlerde o şimdi solgun bir çiçek siz bilir misiniz efendiler çiçeklerimiz düştükçe dahada artar bizim gücümüz şimdi gücümüz ellerimizde ve biz çiçeklerimiz için savaşıp ölürüz tuz basarak yürürüz yaralarımızın üstüne yine de düşmez yüzümüz yere gem vuramayız isyanımıza, öfkemize, kinimize artık basılmasın fidanlarımızın üstüne üstüne siz bilir misiniz buraları şimdilerde renkli çiçek tarlası geçit vermeyiz puşta, aymaza, düzen baza bu topraklar bizim efendiler biz bir ölür fakat bin doğarız yaşadığımız gönüllerde İhsan Çaybaşı |
Hep çocuk kalacak.