EJDERİN KANI DRACEANA DRAGO
Yemen’in o ilginç adası Socotra ilginç bitki türleri
fil bacağına benzeyen o çöl gülleri mantara hatta uzay gemisine benzeyen ilginç görüntüler bembeyaz sahil turkuvaz rengine bürünmüş muhteşem deniziyle şifalı otların hepsi bu adada toplanmış ,ejderha kanı denilen ağaçların o iri gövdesinden çıkan sıvı kan renginde reçine tüm hastalıkları tedavi ediyordu bu bölge Hint okyanusunda bulunurken aslında adanın adı şifa adası diye anılmalıydı deniz alabildiğine derin içe çeker gibi bir dolu batık gemi suların dibinde uyurken tropikal meyveleriyle turistleri kendine çekmeyi başarıyordu Ve bu ada Malika için o kadar önemliydi ki yeryüzünde böyle bir ada yoktu ,kan ağaçlarıda yoktu,peki ya aşk ? onun aşkı da özel ayni bu ada gibiydi kanla damarları ile yol bularak kalbinden aka aka besleniyordu Kimdi ki bu?aile ne derdi,kendide pek tanımıyordu orada açılan kurulan TÜRK okullarının tek yetkilisi idi,hemde derslere giriyordu Malika dan oldukça büyüktü,ne önemi vardı aşk engel tanıyormuydu?derslerde öğretmeninin gözlerinin içini tarıyor onu hiç dinlemiyordu onun dilinden akan kelimelere değil kalp seslerine ulaşmaya çalışıyordu o öğretmen farkındaydı bazı şeylerin ama ciddiye bile almıyordu ,evlenip ayrılmış kendini babasının kurduğu bu okullara adamıştı ,yüzüğü hala parmağındaydı çıkarmamıştı,harika bir kızı vardı,gurbet mi ayırmıştı onları kim bilir ?belkide bazı zamanlarda o gözleri ülkesine dalıpda Yemen de ne işim var dediği anlar olmuştu kim bilir? EJDERİN KANI DRACAENA DRAGO Sabahın sisi yüksek tepelerde rüzgarlarda dağılırken yaprakları boş durmaz ufacık su damlası bile değerli kutsaldır oralarda gövdesine yollarken Dragon kanı şimdi toplar gençlik iksirini zengin olacak Yemen biliyorum tanıtacak duyuracak sesini kullanacak bu kanı ünlü şu Hollwood yıldızları bambaşka meridyen bambaşka bir ağaçta sırları bir damla içinde binlerce vitamin keskin ekşi reçinenin kokuları aşk gibi yapıştı sımsıkı gövdesinin o kalın dokusuna gitmek istemiyorum zorlamasınlar bu ağaç bile inatçı iken toprağı olmayan adasında öz suyumuz ayni kan inatçı iken damarlarımızda kanlı ağaç biliyormuy dunuz siz duydunuz mu hiç? ayni insanların kanı gibi hemoglubilin demir var içinde ben onunla konuşuyorum ona gidince o bir canlı öz suyu ayni kan renginde gövdesi bir metre boyu on metre ürkütür görününce çok uzun bin yıl yaşar onlar hikayeleri o kadar çok ki içinde kapılarımıza süreriz kanını kötülük uğrayamaz evlerimize bembeyazdır pembe çiçekleri sonra renklenir portakal rengi meyveleri o dur benim gücüm adı dragon ejderhanın kanı sürülürken bedenime HER SABAH YIKANIRIM BİR KAÇ DAMLASI YETER SUYUMDA O EJDERHANIN KANI SAKIN KÜÇÜMSEMEYİN C VİTAMİNİNDEN YİRMİ KAT E VİTAMİNDEN ELLİ BU GENÇLİK İKSİRİNİ YEMEN’DEN KEŞFEDECEKLER O GENÇLİĞİN TEK İKSİRİ YEMENLİ MALİKA |