Kemiklik’te simit satan çocuk Daha dün ne idin birader Bugün ne oldu da Birden mültimilyarder, Dünyanın sayılı zengini oldun?!
Meclisi nimet bildin Devleti ganimet; Her fırsatta kaz gibi, milleti yoldun!
Bakar mısınız şu hale; Kendin, eşin, Oğlun, kızın; Başardınız imkânsızı Parladı hem güneşin hem yıldızın!
Milyarlarca Dolarlık usulsüz ihale Rüşvet soygun, Yolsuzluk sarmış tüm ülkeyi Büyümüş dal dal Çevirdiğiniz bunca dolaplar; Ayakkabı kutularına da mı koydun Yetmedi mi gizli hesaplar Kasalar, odalar, gardroplar?!
Artık kurtaramaz seni Ne gemicikler ne sandal Battı balık yan gider Skandal üstüne skandal!
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
SKANDAL ÜSTÜNE SKANDAL şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
SKANDAL ÜSTÜNE SKANDAL şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Hayata asla tek pencereden bakmadım.Bildiğim tek şey bu ülke benim ömrümü yedi. Dün eylem yaptık, Ama birlik olamadık.Aslında en büyük zararı gerçek inananlara verdiler.
Ortağına sataşıyor şimdi, güya para yollarını kesmeye çalışıyor, dersanelere, özel okullara çocuk göndermeyin onların işi gücü para diyor. Can ciğer kuzu sarmasıyken üniversite sınav sorularını servis etmeyi biliyordu ama o dersanelere. El ele orduyu, yargıyı ve emniyeti dağıtmış, kendi adamlarını bu mevkîlere yerleştirmiş, Atatürk'e hakaret dahil tüm yolsuzluklarına kimsenin karışamayacağı bir düzen kurmuşlardı, iyi ki Allah şaşırttı da birbirlerine düştüler her ne kadar fanatikleri ve bu din sömürüsü düzeninden nemalananlar körü körüne savunsalar da herkes gerçekleri gördü. Kutlarım duyarlı kalemi. Selam ve saygımla.
Bir devr-i şeamet, yine çiğnendi yeminler; Çiğnendi, yazık, milletin ümmid-i bülendi! Kanun diye topraklara sürtündü cebinler; Kanun diye, kanun diye kanun tepelendi... Bihude figanlar yine, bihude eninler.
Eyvah! otuz üç yıl o zehir giryeleriyle, Hüsranları, buhranları, ehvali, melali, Amal-ü devahisi ve sulh-ü seferiyle Bir sel gibi akmış, mütevekkil, mütehali. Yazsın bunu tarih-i iber hatt-ı zeriyle!
Ey bir dem-i rüya gibi geçmiş kara günler, Bir lahza edin seyr-i cahiminizi tekrar, Dönsün bize o derin nazra-i muğber. Heyhat! otuz üç yıl, otuz üç yıl bütün ekdar Heyhat! ne bir ders, ne bir fikr-i mukarrer
Silmez fakat elvahını tarih-i muanit, Doksan beşi aç! gölgesi bir tac-ı harisin Saklar mütelaşi, mütereddit, mütemerrit Evca-ı şebengizini bir yevm-i habisin. Hala o vesavis, o desayis, o mefasit.
Hala o şebin zeyl-i temadisi bu ezlam, Hala o cehalet, o tecahül ve o techil, Hala vatan hissesi bir tude-i alam, Hala düşünen başlara hep latme-i tenkil, Hala sırıtan dişlere hep lokma-i inam!
Hala tarafiyyet, hasebiyyet, nesebiyyet, Hala: ‘bu senindir, bu benim! ’ kısmeti cari, Hala gazap altında hakikatle hamiyyet. Hep dünkü terennüm, sayıdan, saygıdan ari; Son nağmesi yalnız: yaşasın sevgili millet!
Millet yaşamaz, hakka tahassürle solurken Sussun diye vicdanına yumruklar inerse; Millet yaşamaz, meclisi müstahkar olurken İğfal ile, tehdit ile titrer ve sinerse; Millet yaşamaz maşer-i millet boğulurken!
Kanun diyoruz; nerde o mescud-i muhayyel? Düşman diyoruz nerde bu? hariçte mi, biz mi? Hürriyetimiz var, diyoruz, şanlı, mübeccel, Düşman bize kanun mu? ya hürriyetimiz mi? Bir hamlede biz bunları, kahrettik en evvel.
Bir hamle-i mahnum-i tagallüple değiştik Hürriyeti şahsiyyete, kanunu gurura, Heyhat! otuz üç yıl geri düştük ve mühlik Yoldan şu nedametli ve gafletli mürura Bişüphe o humma-yi cünun oldu muharrik.
Ey millete bir sille olan darbe-i münker, Ey hürmeti kanunu tepen sadme-i bidad, Milliyeti, kanunu mukaddes tanıyan her Vicdan seni lanetle, mezelletle eder yad...
Düşsün sana meyyal-i tahakküm eğilen ser Kopsun seni –bir hak diye- alkışlıyan eller
aşk olsun sana çocuk, aşk olsun acıyorsam sana anam avradım olsun elbette en uzun koşuysa elbet Türkiye'de de devrim, O, onun en güzel yüz metresini koştu En sekmez lüverin namlusundan fırlayarak. sayende Denizin doğum gününü Can Babanın dizeleriyle kutladık
kadirşinas dizelerinizi kutluyorum selam ve sevgimle
Bir devr-i şeamet, yine çiğnendi yeminler; Çiğnendi, yazık, milletin ümmid-i bülendi! Kanun diye topraklara sürtündü cebinler; Kanun diye, kanun diye kanun tepelendi... Bihude figanlar yine, bihude eninler.
Eyvah! otuz üç yıl o zehir giryeleriyle, Hüsranları, buhranları, ehvali, melali, Amal-ü devahisi ve sulh-ü seferiyle Bir sel gibi akmış, mütevekkil, mütehali. Yazsın bunu tarih-i iber hatt-ı zeriyle!
Ey bir dem-i rüya gibi geçmiş kara günler, Bir lahza edin seyr-i cahiminizi tekrar, Dönsün bize o derin nazra-i muğber. Heyhat! otuz üç yıl, otuz üç yıl bütün ekdar Heyhat! ne bir ders, ne bir fikr-i mukarrer
Silmez fakat elvahını tarih-i muanit, Doksan beşi aç! gölgesi bir tac-ı harisin Saklar mütelaşi, mütereddit, mütemerrit Evca-ı şebengizini bir yevm-i habisin. Hala o vesavis, o desayis, o mefasit.
Hala o şebin zeyl-i temadisi bu ezlam, Hala o cehalet, o tecahül ve o techil, Hala vatan hissesi bir tude-i alam, Hala düşünen başlara hep latme-i tenkil, Hala sırıtan dişlere hep lokma-i inam!
Hala tarafiyyet, hasebiyyet, nesebiyyet, Hala: ‘bu senindir, bu benim! ’ kısmeti cari, Hala gazap altında hakikatle hamiyyet. Hep dünkü terennüm, sayıdan, saygıdan ari; Son nağmesi yalnız: yaşasın sevgili millet!
Millet yaşamaz, hakka tahassürle solurken Sussun diye vicdanına yumruklar inerse; Millet yaşamaz, meclisi müstahkar olurken İğfal ile, tehdit ile titrer ve sinerse; Millet yaşamaz maşer-i millet boğulurken!
Kanun diyoruz; nerde o mescud-i muhayyel? Düşman diyoruz nerde bu? hariçte mi, biz mi? Hürriyetimiz var, diyoruz, şanlı, mübeccel, Düşman bize kanun mu? ya hürriyetimiz mi? Bir hamlede biz bunları, kahrettik en evvel.
Bir hamle-i mahnum-i tagallüple değiştik Hürriyeti şahsiyyete, kanunu gurura, Heyhat! otuz üç yıl geri düştük ve mühlik Yoldan şu nedametli ve gafletli mürura Bişüphe o humma-yi cünun oldu muharrik.
Ey millete bir sille olan darbe-i münker, Ey hürmeti kanunu tepen sadme-i bidad, Milliyeti, kanunu mukaddes tanıyan her Vicdan seni lanetle, mezelletle eder yad...
Düşsün sana meyyal-i tahakküm eğilen ser Kopsun seni –bir hak diye- alkışlıyan eller