ASRIN EN VEFASIZI
Sökemeyecek şafağa bin umut bağlamışım
Yıldızları yüreğime dökerek ağlamışım Ay ışığıyla bir nebze ferahlık sağlamışım Gamlı dağların ardından doğamayan güneşim Karanlığımı ışığa boğamayan ateşim Nasıl arzulandığını sevildiğini sezen Aykırı yerlerde mağrur kendi feylinde gezen Özlendikçe inadına zıt yörüngeler çizen Yedi kat arşı süsleyen binbir renkli özellik Muhteşem yaratılmış bir göz alıcı güzellik Umursamaz halleriyle kahreden edasıyla Harabeye döndüren o mahveden vedasıyla Dönüp duran hayaliyle çınlayan sedasıyla Ardına bile bakmadan çekip giden sevgili Hiç acımadan bıkmadan azap eden sevgili Yakınıma uğramayan tek ışın göndermeyen Dağıttığı aydınlığı akşamüstü dermeyen Başkalarıyla gülerken selam bile vermeyen Ahir zaman hayırsızı asrın en vefasızı Yetmedi mi bunca zaman çektiğim cefa sızı Emeğimle yeşerttiğim hayatım hazan oldu Aşkımın şavkı kalmadı o nur söndü can soldu Sonsuza savruluyorum verilen zaman doldu Sevecek gücüm kalmadı gönül yorgun kalp yorgun İlk vurgunu atlatmadan yaklaşıyor son vurgun Onur BİLGE |
talip tarafından 9/6/2014 5:22:05 PM zamanında düzenlenmiştir.