DÜŞ -
Biri varmış, biri yokmuş,
Biri varmış biri yok olmuş. Biri yanmış, biri yanlışmış, Yalan sevgiye biri kanmış. Bir sen anlamazsın, bilsen anlar, Bir bilsen anılar ne kadar yaralar. Bir sen ahlamazsın, bilsen ağlar, Bir bilsen içimde ne kadar yara var. Seni bir ben anlatırım, birde ölüm, Üçüncü katta benim, birde ise ölüm. Ölüme iniyorum, merdiveni dönüp, Bekliyorum; kavuşacağımız günü. Bir aşk düşün ki; temeli çürük, Usulca bekliyorduk, yıkılacağı günü, Boş verdim, bu günü, yarını, günümü, İçinde sen varsın, değerli dünüm. Düşündükçe değiştim, serpildim, Düşüm düşünce değişti, değiştim. Düşün düşlerimde ne değişti ? Düşümden uzaklaştım, yerindeyim. Bir gün unutulman gerek, Unutulman unutulmam demek. Unutulmam umut olmaman, Umut olmaman, uykum demek. Uyursam unuturum, umut ölür, Umut ölürse, uyurum unutulurum. Uyku ölümün soğuk yanı buzlusu, Uyursam unuturum, umut ölür. Es be kadın, kes nefesimi Nefesten mahrum şu nefsim. Yoluna kaçırayım keyfimi, Ki soru şu keyfe değdi mi ? Çektiğin an sırtımdan desteği, Kafama dank etti kösteğin. Şu saatlerde lazım dost eli, Yoksa nefsim şeytana koz verir. Bana da delice geliyor yazdıklarım. Üşüttün, gel de gönlüme sar hırkanı. Sen de sarıl, rahatsız et, sık canımı, Yak beni, buzlarım erisin, sen de sarıl. Yüzünü gördüğüm dakikalarda acım azdır. Her saniye ölürdüm yolunda canım acımazdı. Haftalarca düşündüm sonunda acımı yazdım. Seni mi üzdü yazdıklarım acı mı yazdım ? Gideceksen gelme, geldiysen gitme ! Gideceksin ne desem, ne desem de gitmesen Ne yazsam da yazdıkları mı silmesem ? Ne desen de, ne etsen de vazgeçmem senden. Bu aşkın Bursa’ da ki destanı. Küslük nicedir kalbe kes artık. Bize ayrılın diyen o ses batsın. Yerin dibine girsin o ayrılık. Gel geri ceylan gözlü ahirim. Neden tek bana gösterdin zahiri ? Sevdiğini söylüyorlar, de, sahi mi ? Geri dön yakı vereyim şu sahili ! Kurban olsun urbanına boynum. Sen gidersin, nereye giderim, kalırım yolsuz. Celallendim, bir anda, yokluğuna doldum. Fazlasıyla açım sana yokluğuna tokum. belki ben belki bir başkası. Yazdıklarımız artık akılda sır. Vazgeçtim gel aklımda ısın. Başımı kaleme vurdum alnım sızıdı. sence kimim ? bence kimsesizim. sence kimsesiz değilim kimsemsin. mutlu değil miydik kim ne istedi ? kim rüyada olduğumu gösterdi ? yazdıklarımı yazacaklarım gösterdi. yazdım aldıklarını o an ölmedim, bir tek ölüm hayatı öğretir, sayende ölümü öğrendim öğretmenim. Sahifemin tarifesi, ahiretim. Az bi gel satırların abidesi. Seni görmek gözlerime nerede nasib ? Söyle nerede isen oraya geleyim. Neredeysen oradayım, Bu, cihana sunulmuş el, emek sofrası. Mürekkebim olsa kalemsiz yazarım, son damlası ile kalbime imza atanı. Gidişin iliklerime işledi, Gidişini şiirlere ilmek ilmek işledim. Girdik bir şiirin içine, ya nasib ! Gidişini dostlarım bitişime eşledi. İnsanlar beni varsın diye sevdi, Sen yoksan ne yapayım bu alemi ? Bildiklerimi unuttum bozuldu ezberim, Cümle anlam bulamaz giderse eylemi. Anlam bulamadım, şiirlere sardım, Kalem kağıdı aşk, şiir beni sen sandı. Her dörtlük sana olan yeminim, andım! Seninle durdu zaman hiç olmadı ardın. Kötülükleri örten şu yağan kardır, Her gün yazdım seni gram kârsız. Bir kere, ceketin değil kollarım sarsın, belini, aklımı kar başımdan aldı. Aşk taşında yattım, bedenim üşüdü, Yanına yaklaştım uzakta isen üşürüm. Günlerimi geçiriyorum yazmayı düşünüp, Her satırda yazıyorum seninle düş’ümü. -Dildâr |