Takvim Yaprakları
Parmak hesabı yapar oldum
Hüzünle geçen günlerimi gömmek için maziye Akşamı özlemle bekler oldum Kopardığım takvim yapraklarıyla Bir günümün sensiz geçişine ağlarken Kavuşacağımız günler için sevinir oldum çocuklar gibi....... Seni bana getiren arabanın farlarımı diye Cama dayardım yüzümü Nefesimden buğulanan cama Çizerdim resmini..... Seyrederdim sabaha dek Ve..... Camıma yansıyan her ışık Uyandırırdı beni tüm hayallerimden Cebimdeki resmini öperken Kızardım kendime.... Kirletirdi gözyaşlarım ay yüzünü Silerken okşardım tüm sevgimle... Bak masamızı hazırladım İki mum,iki kadeh.. Tek gülünü de koydum ortaya Offfff Cezbetmiyordu bunlar beni,soğuktu ortam. Masadaki kırmızı gülüne bak Boynu bükük yalnızlığıma üzgün Hele ay yüzünü yansıtan mum.. Hüzünle titreyerek seni arardı... Ellerim uzanırdı boşluğa Ner de o benim ellerimle buluşan ellerin? Kadehim öfkeyle sıkıştırdığım ellerimde Tıpkı senin kalbin gibi parçalanmıştı Adını yazıyordu akarken ellerimden.. Gecenin karanlığında duygular ağır ve sağır Bulutlar bile ağlıyordu halime Ve duyurmak için hislerini Penceremin camına deler gibi çarparken Onlarla yarışan göz yaşlarım Yüreğimi sıkıştırıyor... Kanıyor işte kanıyor.... Senle olan sensiz gönlüm Acıtıyor gözyaşlarım yarama değdikçe Sen....Sen..... Dağlar kadar uzak,nefesim kadar yakınsın. Yine geldi gece yarısı..... Yine takvimden koptu bir yaprak Beni sana biraz daha yaklaştıran Özlemimi biraz daha coşturan Takvim yaprakları.... Ayşe Gönül 16 kasım 2013 22:42 |
sonra ben kaybolacağım o takvim yapraklarında, seninle aynı yerde kaybolmanın huzuru ile diyor adeta şairemiz
hoş geldin can