Ey Yüreğimi Sende Bıraktığım Dİyarbekir'im
Ey yüreğimi sende bıraktığım Diyarbekirim,
Sen sevilmiyecek memleket değilsin, Seni sevmeyen, namertlerin önünde iki büklüm eğilsin. Sende yaşıyor olmasına rağmen,vefasız ise, Vefasızlık pensesiyle birer birer diş ve tırnakları çekilsin. Ey yüreğimi sende bıraktığım Diyarbekirim, Seni gerektiği gibi gönlünde ağırlayanı yakmaz cehennem ateşi, Şarıl şarıl akar sana meftun gönüllerin hararetini gideren hamravat çeşmesi. İki yakası bir araya gelmez, menzil murad almaz, Seni canı gönülden sevenlere, çelme takanların, kursağında kalır hevesi . Ey yüreğimi sende bıraktığım Diyarbekirim, Onlarca medeniyetin bıraktığı eşsiz eserler gösterilir sende parmakla, Şereflenip gururlanır insan ceketine harikuledeki rozetini takmakla. Günün yorgunluğu gider bir anda, nazik bedenden, Surların üzerine çıkıp muhteşem manzarana bakmakla. Ey yüreğimi sende bıraktığım Diyarbekirim, Hiç bir diyara nasip olmamış yüzlerce sahabeyi bağrında metfun etmek, En manidar görevdir gönül tarlalarına rengarenk Muhammedi gülleri ekmek. Güzelliklerini ve nadideliğini yazmaya yetmez kalemlerin mürekkebi, Ömüre ömür katar toprağında yaşamak, yollarında gezmek. Ey yüreğimi sende bıraktığım Diyarbekirim, Muhteşem on gözlü gözlü köprün diyor ki, gel geç üstümden gurur ve şerefle, Suyunu içip, ekmeğini yiyen mert değilse, kınanırım onu esefle. Güle sevdalı şahluri bülbüller şakırlar dertli dertli bahçelerinde, Dinledikçe onları yaşama zevkim artar tarifsiz bir keyifle. Ey yüreğimi sende bıraktığım Diyarbekirim, En muhteşem ustalıkla yapılmış birbirinden güzel burçların, Hayır ve hasenesi anlatılmakla bitmez sende tutulan oruçların, Tarihe mal olmuş yazarlar ve şairler sevdalı gönlünde taht kurmuş, Kuşaktan kuşağa ,dilden dile anlatılır dostluk ve komşulukların. Ey yüreğimi sende bıraktığım Diyarbekirim, Fiskayadan başka güzel, kırklar dağından daha bir başka güzelsin, Helal süt ile emzirilenlere her daim sen çok özelsin. Onlarca ülke, yüzlerce şehir gezdip gördüm geçmedi gönül sıkıntım, Ama sen, kurumuş bir ağacının altında bile serinleten en hoş yelsin. Ey yüreğimi sende bıraktığım Diyarbekirim, Sen, peygamberlerin, Nebilerin, Sahabelerin ve sen Azizlerin kentisin, Sen, insanlıktan nasiplenmişlerin manevi cennetisin, Ekmeğindeki bereketin taamlarındaki lezzetin ile , İnsanın betini, benzini gül misali açtıran, eşi benzeri olmayanların remzisin . 15/Ocak/2014 |