İnce Ele Sık Doku !
Unutma ki,yaradılmamışsın boşu boşuna,
Yaradana kul olmalısın gitmese de nefsin hoşuna! Şeytani yollara tevessül edersen, Heves ve arzuların çıkarır seni yolların en yokuşuna. Bu üç günlük fani dünyada, yapman gerekenler var, Aklını başına devşir ,iki cihanı da etme kendine dar! Hiçbir şeye bel bağlama ,hiç kimseye de güvenme! Ne yaparsan yap, sadece ve sadece Allahı kendine et yar. Sayılı ömür miadını, orda burda rastgele tüketme! Kendine, sevdiklerine ve nazik bedenine yazık etme! Ağlayacaksan sadece kendi haline ağla! Gönül tarlarında gül olabilmek varken, diken olup bitme! Olur olmaz şeylere celallenip de kaşlarını yay misali çatma! Gir insanların içine, ama her insanı bir tutma! Ne pahasına olursa olsun, bıçak kemiğe dayansa bile, Dostlarını yarı yolda bırakıp,menfeatin uğruna satma! Günün birinde öleceğini her daim tefekkür et unutma! Güleryüzlü olmak da bir ibadettir, sen sen ol somurtma! Güzel huylu, yardımsever ve alçak gönüllü ol ama, İnsanlığını kaybetmiş şerefsizlerin de kem sözlerini yutma! İğneyi önce kendine, çıvaldızı da sonra başkasına batır! Şekva etme,havale et Allah’a! Zira olanlar yazılıyor satır satır. Bilirsin insan azizdir ama terbiyeli insan daha azizdir, Hayırlı ve helal nimetlerden faydalan ama olma arsız ve şatır! Zalimin yaptığı zalimlik, kalmaz iki cihanda da insana kar, Zulumler,ve kemlikler hiç kimseye getirmez asla ve asla yarar. Sekaret anı gelmeden önce nedamet ederek tövbeyi nasuh et! Görevli melekler cehennemlik olacağına vermeden kesin karar. Dünyaya sığdıramadığın ruhun daracık bir çukura sığacak, Harcamaya kıyamadığın servetin rastgele harcanacak. Ardın sıra yapılması gereken hayır ve hasenelerin, Gerektiği gibi canı gönülden aşk ve şevkle yapılmayacak. İnce el sıkı doku ki, mizanın önünde halin olmasın yaman! İstesen de istemesen de,coşkun akan bir pınar gibi geçiyor zaman . Binersen zalim iblisin çelik nallarla nallanmış atına, Açtırmaz gözünü sana, sen yaşadıkça vermez sana aman. 10/Ocak/2014 İbrahim Halil DEMİR |