Çocukluk evim
çocukluk evim
kerpiçten belliki babamın sırtında yükselmiş gittiğinden beri beli hep biraz daha kambur pencereleri kırık düşmaların rüzgarına her daim açık ne komşumuz oldu sığınacağımız nede yağmurdan koruyacak çatımız özlemlerimizin yangını aydınlatırdı gözlerimizi çocukluk evim bahçesindeki zambaklardı tek arkadaşım ne çok derdimi dinledi ne çok koktu titremelerim gitsin diye kıyamazdım koparmaya kendimde toplanırdım açılan her kapıda mahkumuydum özlemlerimin çocukluk evim hem yaşamımda var olan hiç yaşamadığım |