Yeni Isparta halılardan serin salona...Üzerlik otunu da yakın nazara iyi gelir
Hamide yengene söyle bademleri ağartsın kaburgalar kızardıktan sonra katarız pilava
Saçlarını iki örük örsün Selma güllü dallı olsun eteğin! bayramlık terliklerin alt rafta
Tandır ekmeğini beze sar kedi yemesin...Baklavanın şerbetini bir saat sonra veresin

Bahçeyi,avluyu süpürmeden önce iyice bir sula tor toz kalkmasın sofra içine
Çeşmeden gelen suyla yapın üzüm hoşafını,sarmanın altını az yak usulca pişmeli
Zinnur Halanı çağır ondan istesinler seni büyük halan o gücenir, sayılmadım der sonra
Helvaya tuzsuz peynir lazım, Hilmi’ye söyle getirsin baklavadan önce helva yenmeli

Pek solgun yüzün İffet Teyzen ocak başında git eğil azcık pembeleşsin,kızarsın
Sonra dile düşeriz"Bu kız gönülsüz Anam,yavuklusu mu var? derler,başımız ağrır
Titiz mi titiz dedi Hamide kaynana...Bardakları,kaşıkları iyi durula benim taze fidanım
Sarı kızın sütünden az içiver! Hilal oldun üç günde köyün yarısı gelir şerbete a kuzum!

Hizmet edeceksin küçükten büyüğe aman kusur etme baban gaddar adamdır bilirsin
Kulağına laf gitti mi öldük bil! Şanı,şerefi bizden önde aman gözümsün tek laf deme!
Ekmeğin hamuru iyi kabarsın,Şengül’e söyle küncüyü iyi ayıklasın çer çöp çıkmasın
Baklavanın balı karar olacak, ne sıcak, ne soğuk gevrek olsun yerken,ağızda dağılsın

Kaynataya terlik tut, eline gitme Hac’dan yeni gelmiş vermez elini mutaassıplar kızım
Kederli bakmadasın,hayırdır...Görücülerin niyetleri kati,babanda, dedende yarı söz verdi
Şimdi geldiklerinde Allah bilir ya istemenin ardından şerbet içelim diyecekler hep birden
Zaten gelinimiz deyip dolanır olmuşlar köylü içinde...Mallı,mülklü paralı,pullu dahası ne?

Hiç bilmeden,görmeden gieldiğin bu evde kader yazmanı bana bağlamaktasın sende
Adet,töre,yazgı peki nerede benim olurum,rızam..ya sevip gönül bağlayamazsam?
Ya pişman olursan sen de günün birinde ya kötü çıkarda mutsuz olursam de hele!
Bu kader bohçası kızım..Karşı gelinmez büyüklerin sözüne...Kız evlattan soran nerede?

Hem ağa soyundan,arsız değil,hırsız değil temiz sülale...Oğlana da bulunmaz bahane
Erkeğin güzeli,çirkini olmaz!Babadan,dededen hesap sorulmaz.Haydi yeter bu kadar naz!
Şimdi kurulur meclis sen koş işine et duanı kalpten deki "Rabbim bana hayır yazı yaz!"
Bak,teyze kızların kulp bula bula kırkılarına vardılar senin varken kısmetin tepme a haylaz!

Bülbülün yaranı güldür bilirsin onu yabanlara atmak reva mı?böyle acıtan sözlerinle
Sen ki, ne çok emek çektin yıllarca,yemedin yedirdin,saçını süpürge ettin bizlere
Yanar kalbin sandım bu halime gülmeyi unuttum günlerdir soldu yüzüm ağlamaktan
Benim niyazım Allah’a acısın bana ve benim gibilerine acısın kader kurbanlarına acısın...

Anadolu’da yıllardır süren ve hala sürdürülen genç kızların istem dışı evlilik öykülerinden
bir kesit...Onları desteklemek için yazıldı bu şiir...Tüm genç kızlara...

Ayşe Ciplioğlu Kaş