DURMA BELEŞTEN GEÇİNSen neden üzülürsün bak baştaki dayındır. Alınan avantanın büyük kısmı payındır Cüzdanın dolup taşar rüşvet almak huyundur Bu devran senin gibi haramzadeler için, Fırsatlar sunmaktadır; durma, beleşten geçin Elin oğluyla kızı işsizmiş, sana gam mı? Arpalığın su çekmiş, ufuktan gelen zam mı? Sorsam, der misin bana? Millet gerçekten ham mı? Sözüne güvenilmez senin gibi bir hiçin. Kanımız donmaktadır; durma, beleşten geçin. Kitaptaki kuralı nefsine uydurursun. Haramları yer sonra helale saydırırsın Karşı gelen olursa meçhule kaydırırsın Bu elleri bırakıp, gidersin yükler, göçün. Ocaklar sönmektedir; durma, beleşten geçin. Ey sözlerle oynayıp insanı ahmak sanan; Ahmaklık senin gibi yaşamak buna inan. Belli ki haram sütle beslemiş seni anan. Helal kazanmak varken, harama batmak niçin? Halk derde banmaktadır; durma, beleşten geçin. Her devirde sen gibi kurnazlar gelip geçti. Her çolak el tarlada elin malını biçti. Mukadderat böyleymiş millet duru su içti. Vebali boynunadır fakir, fukara açın. İçimiz yanmaktadır; durma, beleşten geçin. Dersin; bazı zamanda aldatmak da vaciptir. Komşular yaya iken senin bindiğin ciptir. Millete kuru ekmek, sana bal münasiptir. Ye, iç efendi, durma; çal halkından, al öcün. Aç, kader sanmaktadır; durma, beleşten geçin. Şimdi sözün özüne gelirsek demeliyiz; Fakirin, fukaranın sığındığı eliyiz. Bizler ki; bu milletin en sağlam temeliyiz. Doğrulara yönelip, yanlışlardan hep kaçın. Dil, Hakk’ı anmaktadır; durma, beleşten geçin. Vaktiniz dolana dek yayılın otlaklara. Menşeine bakmadan götürün gırtlaklara. Şişince göbeğiniz uzanın yataklara. Milletin parasını har vurup, harman saçın. Çark böyle dönmektedir; durma, beleşten geçin. NİLÜFER SARP_______TEMMUZ.2011 |
Günümüze yakışır gerçeklere ayna tutan kelamınızı kaleminizi kutlarım şairem.
Sevgilerimle.