EĞİR BENİ, BE KİRMANYün misali; ellerinle sıvala Döndür beni, senle sarmaş olayım. Nazlanırsam peşim sıra kovala Kucağında azcık huzur bulayım. Hevesimdir peykin gibi dolaşmak Sarhoş eden çekimine bulaşmak. Dertlerimin çaresidir, bu derman! Eğir beni, ne olursun be kirman! İncelirim dolandıkça beline Bu sarmalda perçinlenip yanarım. Bırakırım içe çeken yeline Kapıldıkça, yudum yudum kanarım. Yalvarırım sızıları oyalat Giz sızdıran camlarımı boyalat. Kış çatmadan hasılıma, ol harman! Eğir beni, ne olursun be kirman! Düzlemeli, tavafların bu hızla Gönlümdeki yol vermeyen tümseği. Umutlarım söner iken yıldızla Özlettirir közde açan semseği. Tepemizde üç-beş baykuş tünese Gecelerde yollarımı bünese Kuytuların üşütüyor, ah orman! Eğir beni, ne olursun be kirman! Uzattıkça ebet ile ezeli Gevşemeden araları sıkıla. Kem bakanlar içimizi sezeli Örseleme sevdamızı çıkıla. Bıkmaz mısın döşedikçe öte hat? Ne olursun günahıma kese at. Yırtılmalı hakkımızda; o ferman! Eğir beni, ne olursun be kirman! İsmail Süklüm Semsek: pide, börek çeşidi Bünemek: Tıkamak kapatmak 22 ARALIK 2013 KASTAMONU |
özü ile harika bir şiirdi usta kaleminizi
kutluyor saygılar sunuyorum...