...Betim de benzim de kaçtı yar…
güzellik ne ki bir fani de
ruhun derinliğinden akan duygular olmazsa mutluluk anında katmer katmer huzur dökülür avuçlara sana sevgiyle açınca kucağını gel de ısınma o kadar hoştu ki aşk ile gönlüne dalış oydu bir cennetten bakış birden çalındı girdi gözüme onun saç tellerinde erirken ruhumun güneşi boynu bükük bir garip gibi bakıyordum sardıkça yüreğimi göz kamaştırıcı pırlantamdın benim değer kattın değerime varlığımın acizliğinden utandım inkarı yok bunun yoksa kavil almadı mı gönlünüz kulağıma çarptı fısıltınızın şulesi yaktı yüreğimi nadide bir kardelen gibi ter temiz etti ruhunuz elemli bir yas tutarak şükür etti yaratana bülbülünüz. basenlere dek sarkıyor o saçların ritmi belin büklümlerini okşuyorken cilven akan o saçlardan yoksa duygu mudur? betim de benzim de kaçtı yar aşk denilen istemin doruğu bu mudur? gönül de iflas bayrağı takattin fer’i söndü gözlerinin şavkı kalbe giren bir ok mudur? daha gün doğmadan içimin kötülükleri söndü zülüflerinin görkemiyle çalkalandım yar üç günlük bu dünya da bana hep yanmak mı var pamuk gibi dokunuşun ruhumu okşarken ayaklarım uçuşuyor havada bu kış gününde bu ilkbahar da neyin nesi ne de güzel doğurmuş sabahı bak derinliğine geliyor aşkı doğuran sesin pembe bir kiraz gibi leblerle kırlar da açılı gelincikler gibisin serenat yapan bülbülün gülü misali inci gibi kalbime bir bir dizilirsin endamın bağrımı yakıp haşlarken çiçek görkemin de açtın yüreğimde ki vakarına şaşmamak lazım için için yakmaksa maksadın yudum yudum yadınla ölmek de ne ki ben sen adına sensizliğin hışmını göze almışım kavrulmak da varsa var gün ahsa gün ah-ı? çekmek kaderse bu yangınları şuh varlığın yüreğime dökülsün de dingili kırılsın şavkımın sol yanım sökülür o an zevkinden gönül ateş aldı yar mecnun çöle düşmeden… (15.12.2013) AZAP… |
yittikçe
dışarı vurur
sanır bazılarımız
yanılgı yanımıza oturuncaya dek
tebriklerimle