Serzeniş
Ferhat’ın ki iş mi sanki?
Delecek bir dağı vardı. Acımayın siz bülbüle, Güller dolu bağı vardı. Özenir oldum Mecnun’a, Düşecek bir çölü vardı. Leyla ise daha şanslı Çöllerde bir kulu vardı. Hallaç Mansur’u yüzdüler Söyleyecek sözü vardı. Aşık Veysel kördü ama, Gönlünde bin gözü vardı. Ya; Sadri’ye ne demeli? Ne bahar, ne yazı vardı. Hiç kimsenin bilmediği İçinde bir sızı vardı. |
Ne bahar, ne yazı vardı.
Hiç kimsenin bilmediği
İçinde bir sızı vardı.
İçerisinde o sızı olmayan aşık bu kelamları nasıl dizelere dökebilirdi ki.
Belki de öyle olması gerekiyor değil mi?
Aşıklık her cana nasip değildir Sevgili Sadri Abi.
Kalemine, kelamına bereket.
saygılarımla...