Erkek Dediğin
Erkek dediğin..
Olgun olmalı arkadaş.. Ne istediğini bilmeli. Yanında kalmayacağı insana gelmemeli.. Karşısında ki kim olursa olsun.. Belki de en kötü kişi, Yine de.. Hisleri olduğunu, Duygularıyla yaşadığını unutmamalı. Uzattığında elini değil.. Kalbini uzatmalı. Yar diyecekse bir insana, Hissetmeli bunu, ona göre yaşamalı. Ve bakışı öylesine derin olmalı ki, Tene gerek duymadan, Ruhuna dokunabilmeli insanın, Başka diyarlara götürmeli. Hem kendini unutmalı insan, Hemde, nerede olduğunu. Erkek dediğin.. Kıskanmalı arkadaş, Sevdiğini başkasıyla görmeye dayanamamalı, Paylaşamamalı onu, Sen benimsin değil.. Sen bana Rab’imin emaneti demeli. Ne kendinin, nede karşındakinin bir kul olduğunu unutmamalı. Önce sevdireni sevmeli, Sonra sevdirenin hatırına, sevdam dediği insanı. Duygusalda olabilmeli.. Tamam dik kalmayı başarmalı hayat karşısında, Ama duygusuz olmak güzel bir şey mı? Neymiş efendim, erkekler ağlamazmış, Neden? İnsan değiller mi? Kaybederse hayatım dediği insanı, Hıçkıra hıçkıra ağlayabilmeli. Ama yar dediği insanı kaybedecek hareketlerde de bulunmamalı.. Kaybedince değil arkadaş..Yanında iken değerini bilmeli. Çocuk.. Minik bir çocuğa dönüşebilmeli sevdiğiyle, Şakalaşmalı, şımarmalı, Ama bir kız gibi de naz yapmamalı. Ve basit hesaplarla olmamalı işi.. Her çiçekten bal alayım değil, Bir çiçeği soldurmadan yaşatabilmeli.. Ve erkek dediğin.. Adam gibi adam olmalı! Yüreğine dokunmayacaksa, kalbini uzatmamalı. Ve bir kalbe dokunuyorsa da, Kirletmemeli, temiz bırakmalı. Ve adam dedik ya! Yaşadıklarını, kendini bilmeli.. Masum değilken, masumiyeti aramakta neymiş, Saçmalık.. Ve masallarda ki gibi saf bir aşk istiyorsa da, Ne kadar zor olursa olsun, Temiz ve masum kalabilmeli. Ve en önemlisi.. Sevmeyi bilmeli arkadaş. Sevmeyi, bilmeli. Ta ruhuyla.. hissederek.. Hissettirerek. Fatmagül Keskin |